ŞARA-MAZLUM ABDİ ANLAŞMASI VE AKLA TAKILAN SORULAR
SANA DÜN ALAADDİN TEPESİNDEN BAKTIM AZİZ KONYA
Yusuf Tekin’in mücadelesi
BUHARİ KIZ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ’NDE İFTAR
KUR’AN-I KERİM’İ OKUYUP, ANLAYIP, HÜKÜMLERİNE UYGUN YAŞAMALIYIZ
Altın ekonomik belirsizliklere karşı koruma kalkanı olabilir
AH! YETSİN..
Kim neden bir suçlu arıyor?
Neyi Çekiyorsunuz? (Rezonans-Çekim Yasası)
Konyaspor’da Kötüye Gidiş Sürüyor
Kadın Çiçek Değil, Kadındır
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
TERÖR VE TERÖRİZM
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Bütün dünya karşı çıkmasına rağmen Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Kuzey Irak'ta bağımsızlık konusunda referandum düzenleme kararından şu ana kadar vazgeçmedi.
Gelinen noktada, Milli Güvenlik Kurulu toplandı. TBMM'nin Irak ve Suriye'ye askeri harekat tezkeresini bir yıl uzattı ve bu konuda Hükümete yetki verdi.
Türkiye ise referandum yapılmasının vahim bir hata olacağının altını çizmekle kalmadı. Sınıra askeri birlikler yığdı. Savaş tatbikatına başladı.
Geçen hafta, Türkiye, Irak ve İngiltere arasında Türkiye-Irak sınırının 05 Haziran 1926 tarihli Ankara Antlaşması'nın 1.Maddesi ile çizildiğini, Milletler Cemiyeti'nin 29 Ekim 1924 tarihli kararı ile kesinleştiğini Kuzey Irak'ta bağımsız bir devlet kurulursa her iki anlaşmanın da ortadan kalkacağını, "statüko ante”ye yani "antlaşma öncesine” dönüleceğini, hukuken Kuzey Irak, Musul ve Kerkük'ün Türkiye Cumhuriyeti'ne ait olacağını yazmıştım.
Bu hukuki durum Türkiye'nin elini güçlendirmektedir.
Ancak, bölgede adım adım ve sinsice yapılan uygulamalar ve oluşan fiili durum Türkiye'yi zor durumda bırakmıştır.
Durumun bu hale gelmesinde birinci körfez savaşından bu yana iş başına gelen tüm iktidarların bu arada mevcut iktidarın yanlışları olmuştur.
Türkiye'nin güney doğu sınırında Bağımsız bir Irak Kürt Devleti, güney sınırı boyunca da PKK/PYD devleti kurdurularak etrafımızın çevrilmek istendiği tartışılmaz hale gelmiştir.
Elbette savaş İstenecek en son şeydir. Ama mecbur kalınca da en etkili ve gerekli yoldur.
Türkiye sınıra askeri birlikler yığarak, savaş tatbikatı yaparak "referandum yapılır, Bağımsız bir Irak Kürt Devleti kurulursa anlaşmaların verdiği haklara dayanarak Kuzey Irak'a ve PKK/PYD devletinin kurulmasını ve oluşturduğu güvenlik tehdidini önlemek için ve Suriye'ye girerim” demiştir.
Türkiye bu noktadan sonra dediğini yapmazsa, tükürdüğünü yalamış olur. İnandırıcılığını yitirir. Bundan sonra atacağı adımlar ciddiye alınmaz. Bölgesel aktör olma iddiası da havada kalır.
Bölgedeki ABD, Rus ve İran faktörü ve diğer dengeler hesaba katılırsa böyle bir harekatın çok riskli olacağı muhakkaktır.
Seyrederek güvenlik tehdidini önlemek, milli çıkarlarımızı sağlamak, mümkün değildir.
Türkiye'nin boğazına bıçak dayanmıştır.
Kuzey Irak'a ve Suriye'ye girmekten başka çaresi kalmamıştır.
Türkiye bu oyunu bozmazsa, gelecekte daha büyük risklerle karşı karşıya kalacaktır.
Biz harekete geçtiğimizde, oyun kurucular beklemedikleri bu hamle karşısında inanın geri adım atacaklar, bizimle müzakere etme gereği duyacaklardır.
Bu durumda şartları koyma iradesi bize geçecektir.
Harekette bereket vardır…
Allah yar ve yardımcımız olsun...
ŞARA-MAZLUM ABDİ ANLAŞMASI VE AKLA TAKILAN SORULAR
MASADAKİ ATIŞTIRMALIK ÇEREZ: UKRAYNA
DOLDURUŞA GELEN, UKRAYNA GİBİ OLUR.
ZELENSKİ, KOMEDİDEN DRAMAYA TERFİ ETTİ.
GÜCÜN AYARTICI CAZİBESİ
ORTA-DOĞU’DA KARTLAR YENİDEN DAĞITILIYOR.
MUSİBETLER BİZİM ESERİMİZDİR
BİR DÜNYA DELİSİ: TRUMP
AİLE KURUMU TEHDİT ALTINDA
MEMUR VE EMEKLİ ZAMLARI ÜZERİNE…