Oy Dilencisi

 

 

 

Kasetle bir şarkıcı meşhur olabilir. Bir sinema oyuncusu ün yapabilir.

Ama dünyada kasetle parlayan siyasetçi yoktur. Tabi ki, Kılıçdaroğlu hariç.

CHP, kasetle toz duman olmuş bir ortamda SSK’yı batırmış, hiçbir ilmi kimliği, kariyeri, başarısı olmayan, girdiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini kaybeden Kılıçdaroğlu’nu Genel Başkan seçti.

Kılıçdaroğlu’nun siyasi başarıları, çözüm önerileri, ciddi ve birikimli bir muhalefet lideri olmadığı gibi  gaflarıyla basına ve sosyal medyaya malzeme olduğu zamanla anlaşıldı.

Kılıçdaroğlu yukarıya çıkan yürüyen merdivenlerden inerek, Mersin’in Güneydoğu Anadolu ili  olduğunu söyleyip müthiş coğrafya bilgisini (!) ortaya koyarak ve benzeri sayısız incileriyle  alay konusu oldu.

Zat, çok başarılı (!) ve ender bir siyasetçi. On seçimde de mağlup oldu. Buna rağmen istifa etmeyen ilk ve tek muhalefet lideri olarak Türkiye ve dünya rekortmeni olarak guinnes (gines) rekorlar kitabına girdi ve Türkiye’nin adını dünyaya duyurdu.           

Kılıçdaroğlu, başarılı olmanın yollarını araştırmak ve çözüm üretmek yerine CHP’yi MİT karıştırdığını iddiasını ortaya attı. Başarısızlığını başkalarına fatura ederek kapatma taktiklerine başvurdu. Bu çıkışa kendi milletvekili “CHP yeterince karışık, MİT’in karıştırmasına gerek yok ki ” diyerek kapak gibi bir cevap verdi.

Dahi (!) siyasetçimiz Kılıçdaroğlu, iktidar olmak için “ Ne olur bize bir dört yıl verin. Bakın sorunları nasıl çözeceğiz?” diye seçmene yalvarmaya başladı. Demek ki  bu da geliştirdiği yeni bir metod.

Şimdi seçmen soruyor: “Sana dört yıl neden verelim? ” Sorunları nasıl çözeceksin?”

Tek parti CHP’si Müslümanlara , Alevilere, Kürtlere,  tüm millete çok acılar yaşattığı için mi?

En temel ihtiyaçları karneye bağlayan bir yönetim beceriksizliği gösterdiği için mi?

Darbe yapan veya darbeleri alkışlayan bir parti olarak demokrasi sicilin/iz kirli olduğu için mi?

Yönettiğiniz İstanbul’u suya hasret bıraktığınız, orada çöp dağları oluşturduğunuz için mi?

Başörtülülere insan onuruyla bağdaşmayacak acımasızlıkta zulümler uygulayan rektör ve üniversite hocalarını milletvekili seçtirerek ödüllendirdiğin/iz için mi?

Boğazda açıktan rakı keyfi yaparak, oruç tutan Müslümanlara saygısızlık ettiğiniz için mi?

Bunca yıldır ana muhalefet partisi olduğunuz halde toplumun sorunlarını çözmek için hiçbir proje üretmediğin/iz için mi?

Halkı hep bidon kafalı, haso, memo diyerek küçümsediğin/iz için mi?

Niçin? Neden? Nasıl? Sorularına cevap vermeden “ Ne olur bize bir dört yıl verin” diye yalvarmak oy dilenciliğidir. Bu milletin inancı ona aynı delikten iki defa sokulmaması gerektiğini öğretmiştir. 

Söyler misin/iz CHP şu ana kadar toplumun hangi sorununu çözdü de şimdi çözecek?

Siciliniz bu kadar bozuk, başarısızlığınız tescilli, sorunları çözmek için açık, net, anlaşılır projeler de ortaya koymamış iken, hangi yüz ve pişkinlikle halktan oy/iktidar istiyebiliyorsun/uz?

Bence sen ve partin oy yerine, milletten feraset ve siyaset dersi vermesini iste.

Zira bu millet, yukarıya çıkan yürüyen merdivenden inmeye çalışmayacak kadar akıllıdır…


Yazarın Diğer Yazıları