KILIÇDAROĞLU KENDİ OYUNUYLA ALTTA KALDI

 

Kemal Kılıçdaroğlu, zaten çözülmüş olan "başörtü sorununu” gündeme getirdi

AK Parti Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışına "samimi isen bu sorunu anayasa değişikliği ile kalıcı olarak çözelim.” diyerek karşı hamlede bulundu.

AK Parti, oluşturduğu bir heyeti muhalefet partilerine göndererek yapmayı düşündükleri anayasa değişikliği için destek istedi.

Edinilen kulis bilgilerine göre, CHP heyeti, AK Parti heyetine "seçimlere yedi ay kalmışken anayasa değişikliği olamayacağını” gerekçe göstererek olumsuz cevap verdi.

Seçimlere yedi ay kalması anayasa değişikliği yapmaya yasal olarak engel mi? Elbette hayır!

CHP, AK Parti'nin bu karşı hamlesine destek verse iktidar puan toplayacak, vermese kendi sözünün arkasında duramamış olacak. Yani CHP'nin her iki durumda da puan kaybetmesi kaçınılmaz.

Anlayacağınız Kılıçdaroğlu'nun "başörtüsüne yasal güvence getirelim” çıkışı ayağına dolandı.

Kılıçdaroğlu kendi oyunuyla altta kaldı.

Kılıçdaroğlu, zaten çözülmüş olan bir sorunu durup dururken neden gündeme getirir?

Bu çıkışının bir adım sonrasının nereye evirileceğini bilmekten aciz mi? Muhtemelen aciz.

İyi de bu adamın danışmanları yok mu? Onlar da mı bu kadar basiretsiz?

Yoksa danışmanları Ak Parti lehine mi çalışıyor?

CHP, Anayasa'nın 41. Maddesinde yapılması beklenen "Evlilik birliği ancak kadın ve erkekten oluşur” ifadesine de mi destek vermiyor? Buna destek vermemek LGBT'yi savunmak anlamı taşımıyor mu?

Meclite Ak Parti'nin 286, HDP'nin 56, MHP'nin 48, İYİ Parti'nin 37 milletvekili var.

Anayasa değişikliği için evet deme ihtimali olan bu dört partinin toplam sandalye sayısı 427.

Yani, 4 parti evet derse, CHP hayır dese bile, teklif referandumsuz kabul edilmiş olacak.

Bakalım kimler evet, kimler hayır oyu kullanacak?

Bu oylama muhalefet partileri için bir "turnusol kâğıdı” işlevi görecek.

İsrail'de Yahudiler'in başını örtmesine kimse ses çıkarmıyor.

Müslüman bir ülkede biz hala başörtüsünü tartışıyoruz?

Önümüzde Yunan gerilimi, Adalar Denizi (Ege ismi Yunan mitolojisi kaynaklı olduğu için "Ege” demiyorum, zira Osmanlı'da bu denize "Adalar Denizi” denmektedir. Bknz Yılmaz ALTUNSOY-100 Soruda Türk-Yunan Gerilimi) ve Akdeniz'deki çıkarlarımız, PKK terörünün önlenmesi, Savunma sanayiindeki atılımlar, Türk ve İslam Dünyası ile ilişkilerimizin geliştirilmesi gibi hayati konular var.

Siyasilerimiz bu konulara kafa yoracakları, görüş, düşünce, çözüm teklifleri ile bu Millet ve geleceğine katkı sunacakları yerde hangi konularla uğraşıyorlar?

Siyasilerimizi kısır çekişmelerden arınmaya, milli meselelerimizin çözümüne fikir ve teklifleriyle katkı sunmaya davet ediyorum.

Bu şekilde hareket etmeyenler, "Tarih ve Millet” önünde hesap veremezler…

 

KONYA – 9 kasım 2022


Yazarın Diğer Yazıları