DİREKSİYONA ALTI ŞOFÖR OTURTMAK

 

Altılı masanın son toplantısı dokuz saat sürdü. Bir toplantının bu kadar uzun sürmesi, ya önemli bir kararın alınacağına, ya da çok büyük tartışmaların yaşandığına işarettir.

Bu nedenle toplantı sonunda yapılacak açıklamaları merakla bekledim.

Her zamanki gibi "alt tarafı bağlar gazeli” türünden açıklamalar geldi.

Ertesi gün, "Altılı Masa”nın en zayıf halkalarından Davutoğlu "Cumhurbaşkanı -içeriden veya dışarıdan olsun, Genel başkanlar …imza yetkisine sahip olacaklar." demez mi? Kulaklarıma inanamadım?!

Ne demek şimdi bu? Yani ya altı lider birlikte alacaklar. Bu durumda karar alma süreci çok yavaş olacak, hatta bazen karar bile alınamayacak.

Ya da herkes münferit olarak karar alabilecek. Bu durumda da herkesin başına buyruk hareket etmesi ve bir keşmekeşin yaşanması kaçınılmaz olacak. Ataların dediği gibi "Çatal kazık yere geçmeyecek”

Bir yılda Cumhurbaşkanı adayı belirleyemeyenler birlikte karar alacaklarsa vay halimize!?

Hal bu ki; devlet idaresi hızlı ve isabetli karar almayı gerektirir.

Diyelim ki; Millet ittifakının adayı Cumhurbaşkanı seçildi. Seyreyleyin cümbüşü.

Birisi teröre karşı "harekât yapalım” dediğinde; CHP, "gizli ortağımız HDP'ye ayıp olur”, "Ayrıca Esad'a iktidara gelirsek Suriye'den askerlerimizi çekeceğimize ve tazminat ödeyeceğimize dair taahhüt mektubu gönderdik. Olmaz,” demeyecek mi?

CHP "Ayasofya'yı tekrar müze yapalım” derse, Temel, temellerine ihanet ederek tamam” diyecek mi? CHP, "HDP'ye bakanlık verelim” derse, "Abla” milliyetçi seçmenin oyunu aldığı halde razı olacak mı?

Anayasa Mahkemesi'ne üye ve/veya önemli bir kuruma müsteşar atanacağında, -kamuoyu baskısına rağmen bir yıldır Cumhurbaşkanı adayı belirleyemeyenler- nasıl aynı isim üzerinde uzlaşacaklar?

Yoksa "şu kurum senin, bu kurum benim” tarzında devletin kurumlarını paylaşacaklar mı?

Bir arabanın parçası bile başka bir arabaya uymazken, bölük-pörçük ve uyumsuz bir bürokrasi ve devlet yönetimi ortaya çıkmayacak mı?

Anlaşamayınca birbirlerine "anayasa kitapçığı fırlatacak” noktaya gelip Türkiye'ye yeni bir buhran yaşatmayacaklar mı?

Millet, muhalefetin ülkeyi yönetemeyeceğini ve bir kargaşaya sürükleyeceğini düşünüyor.

Daha basitçe anlatmak gerekirse Altı Genel Başkan'ın da imza yetkisine sahip olması, bir arabanın direksiyonuna altı şoför oturtmaktan farksızdır.

Önce bir yere gidip gitmeye, gidilecekse nereye gidileceğine karar verecekler.

Yola çıkınca biri sağa gidelim diyecek, diğeri sola, biri firene basacak biri gaza.

Biri "caminin önünde duralım namaz kılalım” diyecek. Diğeri "kazaya bırak, namazın kazası olur, keyfin kazası olmaz, balık lokantasında iki tek atmayı, felekten bir gün çalalım” diyecek.

Biri"gelmişken Uludağ'da bir kayak yapalım”, bir diğeri "Bodrum'da tatil güzel olur, sel olsa da ben uzaktan kumanda ile koordine ederim” diyecek.

Hülasa, bu hale göre Altılı Masa'nın Türkiye'yi uçuruma yuvarlaması (Allah korusun) kaçınılmaz…

 

KONYA – 11 Ocak 2023


Yazarın Diğer Yazıları