İSLAM’DA ALTI YAŞINDA EVLİLİK VAR MI?

Gündemde olan altı yaşında evlilik İslam yahut tarikat karşıtlarının saflarını sıklaştırmış durumda. Bu yaşlarda evlilik İslam'ın bir izniymiş gibi davranılıyor. Ama şunu da kabul edelim ki bir kısım tarikat yahut cemaatler Hz. Peygamber'in Hz. Aişe ile sekiz yaşında evlendiğini delil olarak getirerek bu yaşta evlilik olabileceğini söylüyor ve bunu savunmak adına da kızları çabuk olgunlaştırdığını söyledikleri Arabistan coğrafyasının sıcağını önümüze koyuyorlar. Yerseniz. Yok, yemeyiz. Hz. Peygamber, Hz. Aişe ile sekiz yaşında evlenmedi. Değineceğim diğer mevzulardan önce isterseniz bu mevzuya değinelim.

Hz. Aişe, Hz. Peygamber ile evlenmeden evvel zaten Cübeyr Bin Adiy ile nişanlıydı. (Cübeyr ve ailesi Müslüman olmadıkları için nişanı atmışlardı.) Yani öncelikle Hz. Aişe, evlilik yaşında olan bir kızdı. Ardından Hz. Aişe'nin ablası Esma, Hz. Aişe'den on yaş büyüktü. Hz. Esma, Hicret esnasında yirmi yedi yaşındaydı. Hz. Aişe ablasından on yaş küçük olduğuna göre Hicret esnasında Hz. Aişe on yedi yaşındadır. Hicret'ten iki yıl sonra evlilikleri gerçekleşmiş olduğuna göre Hz. Aişe, Hz. Peygamber ile 19 yaş civarında evlenmiştir. Ayrıca Araplarda kız çocuklarında ergenliğe girdikten sonra yaş saymaya başlandığına dair rivayetler bulunmaktadır. Yani sekiz yaşında demek erginliğe gireli sekiz yıl oldu demektir ve bir kızın 10 yaşında ergenliğe girdiğini varsayarsak kızın yaşı 18 olmuş olur. Ayrıca bu hususta Hz. Peygamber'in de uymak zorunda olduğu Nisa suresinin 6. ayeti vardır: "Yetimleri, evlenme çağına gelene kadar deneyin; onlarda olgunlaşma görürseniz mallarını kendilerine verin…” Yani Kuran, anne-babası olmayan çocuklara ve anne-babalarından kalan mallara refakat edilmesini, çocuklar evlenme çağına geldiğinde onlarda kendi mallarına sahip çıkabilecek, kâr-zarar nedir bilecek bir olgunlaşma görüldüğünde hemen malların geri verilmesini emrediyor. Bu ayet bize evlenme yaşı hakkında da bilgi sunuyor. Demek ki evlenme yaşı bir insanın kendi malına sahip çıkabilecek olgunluğa eriştiği yaştır. Hiçbir çocuk 8-9 yaşında kendi malına sahip çıkamaz.

Şimdi gelelim asıl konumuza. Gündemdeki altı yaşında yapıldığı iddia edilen akılalmaz evlendirme olayı ile ilgili birileri bunu tarikatlara saldırmak için fırsat bilirken birileri de Hz. Peygamber'in Hz. Aişe ile sekiz yaşında evlendiğini savunarak onların ekmeğine yağ sürmektedir. Artık bu Hz. Aişe'nin evlilik yaşı kapanmalı ve hiçbir tarikat, cemaat bunu müridanına evlilik küçük yaşta gerçekleşmiş gibi anlatmamalı ve bunu savunabilmek adına da Arabistan sıcağı gibi bin dereden su getirmemelidir. Ayrıca gündemdeki bu küçük yaşta evlilik mevzusu sanki biraz karışık gibi durmakta. Zira çocuk yaşta evlendirildiği iddia edilen kişinin üç kardeşi böyle bir evliliğin söz konusu olmadığını ifade ettiler. Onun için bu yaşlarda evliliğin İslam'a hiçbir şekilde uymadığını belirtip bu evliliğin gerçekten bu yaşta olup olmadığını kesinkes bilmediğimizden künhüne vakıf olmadığımız hususta kimseye bühtan etmek istemeyiz. Ancak şunu da belirtmek isterim ki Medeni Kanun'a göre on yedi yaş doldurulmadan evlenilemez. Yani 18 yaşına girmiş olmak gerekiyor. (Olağanüstü durumlarda hâkim 16 yaşındaki evliliğe onay verebilir.) Benim kanaatim o yönde ki 15-16 yaşındaki bir kız, anne-babasının rızası ve kendi hür iradesiyle sevdiği ve yine o yaşlarda olan bir erkek ile evlenebilir. Söz gelimi açıktan okuyan 16 yaşındaki bir kızın 17-18 yaşındaki sevdiği bir çocuk ile evlenmesinde zannımca bir sorun yoktur. Ve bu durumda olan pek çok ailede erkek tecavüz ve cinsel saldırı suçu ile şu an hapis yatmakta. Eşler birbirlerini seviyor, çocukları var ancak baba bu suçlamalarla hapishanede. İşbu vaziyet kadına ve çocuklarına yapılmış bir haksızlık ve zulüm değil midir? TÜİK'in verdiği rakamlara göre evliliğini 18 yaşından önce yapan erkeklerin oranı %4,4 iken kadınların oranı %24,2. Yani hiç de azımsanmayacak bir rakam var ortada. 17 yaşından önce evlenen erkekler sapık değil ailelerince hapishaneden çıkması dört gözle beklenen ev babalarıdır. Bu sorunun çözülmesi lazım geldiğini; kadınları kocalarına, çocukları babalarına kavuşturmak gerektiğini düşünüyorum. Selam ve dua ile…