RİM’İN DEDESİ
VATAN VE İSLAM ŞAİRİ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
İNGİLİZLER VE HİNDİSTAN’IN KARANLIK TARİHİ
‘DİNDE ZORLAMA YOKTUR’ U NASIL ANLAMALIYIZ?
TÜRKİYE VE SURİYE: DAHA GÜZEL GÜNLERE
Batılı eğitim sistemi ne zaman iflas eder?
Araç satışında yetki belgeli esnafımız bu sistemden muaf olsun
Ticari ahlaksızlık enflasyondan daha hızlı yükseliyor
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
İman-Hikmet-Gayret-Tevekkül
ÖZGÜRLÜĞE SELAM SURİYE
Oynamak İstemeyenler Varsa İsteyenler Oynasın
ALMANYA’DA TÜRK OLMAK -2-
Nasrettin Hoca’nın İzinde:AKŞEHİR
Merhaba Yeni Suriye
Futbolun Yazılı Olmayan Kuralı…
SURİYE’NİN BÖLÜNMESİ
Alfa Romeo Junior
KONYALISIN ETLİEKMEK
Yıllardır özlemle bekliyorduk. Son çeyrek asırdan buyana hiç bu kadar yağmamıştı. Ama yağdı işte. ÇOK ŞÜKÜR.
Peki yağdı da ne oldu?
Daha ilk günden eleştirmeye başladık. Kimi zaman karı eleştirdik. Kimi zaman kar üzerinden “yağdıranı” (haşa) eleştirdik. Kimi zaman da belediyeyi eleştirdik.
Ben karı ve “yağdıranı” eleştirenlere hiçbir şey söylemeyeceğim. Bu tür eleştirilere ve kara “Beyaz Afet” diyenlere en iyi cevabı sosyal medyadan Galip Marlalı dostum verdi. Kalemine sağlık.
Şimdi biraz belediyeyi eleştirenleri konuşalım istiyorum. Herkes sosyal medya vasıtasıyla gazeteci oldu ya… Eleştirinin haddi hesabı yok. Hatta bir kısmı, eleştiri bile sayılmaz. Eleştiri ötesi…. Belediyeler hukuki haklarını kullansalar, ne yapacaklar bilemiyorum.
Acaba ne kadar haklılar.
Belediyenin yetişemediği yerlerde mahalleliyi toplayıp kapalı sokaklarını açtılarsa haklılar.
Sitelerinin önünü, apartmanlarını önünü, evlerinin önünü, dükkânlarının önünü bir güzel temizleyip umumun rahat yürümesine katkı sağladılarsa haklılar.
Hatta ölçüyü daha da küçültelim. Arabalarının üzerindeki karı temizleyip, biriken karı da şöyle yolu, yolağı daraltmayacak bir yere istifledilerse haklılar.
Ha bir de, “belediyeler, şu soğuk ve karlı günlerde işçileri neden çalıştırıyor”(yoğun olarak kadın işçileri) diye eleştirenler var. Ne yapsın belediyeler, zaten o işçilerin görevi değimli yapılan işler? Hem, yollar- kaldırımlar niye temizlenmiyor diye eleştireceksin, hem de bu işçiler soğukta niye çalıştırılıyor diye eleştireceksin. Pes doğrusu.
Hani bir Nasrettin Hoca fıkrası var ya. Şu, Hoca, oğlu ve eşeğinin pazara yolculuğunu anlatan fıkra.. Onun gibi bir şey. Ne büyükmüşsün be hoca…
Kontv haber merkezi dayanamadı mikrofon tuttu çalışan o bayan işçilere. Bayan işçiler çok kızgın olduklarını bildirdi.
Kime mi kızgınlar?
Bu soğukta bayanları niye çalıştırıyorsun diye belediyeleri eleştirenlere kızıyorlar. “Biz geçici işçileriz, kaç gün çalışırsak o kadar para alıyoruz. Hem belediye soğuk nedeniyle her türlü tedbiri alıyor. Sıcak karavanlarımız var, her saat sıcak çayımız var, yemeğimiz var. Biz halimizden memnunuz” diyorlar.
Hadi buna ne diyeceksiniz? Oturduğunuz yerde eleştirmek kolay. Kendinize göre eleştiri üretmek kolay. Bir sor bakalım hakikat öyle mi? Sıcak arabasının içinde evden işe giderken kırmızı ışıkta durduğu bir sırada cep telefonuyla çektiği bir fotoğrafın üzerine yorum yapmak kolaycılık değil mi?
Şimdi herkes birer gazeteci oldu. Artık bize gerek yok. Boşuna okuduk, boşuna emek verdik, boşuna çalışıyoruz. Herkesin elinde iyi fotoğraf çekecek bir akıllı telefon mutlaka var. Sosyal medya diye yeni bir medya türü de var. Çek, yaz, gönder. Kimi eleştirdin, niye eleştirdin, haklı mısın, bunu hukuki karşılığı var mı? Bunu düşünen yok. Bunu muhasebesini yapan yok.
Eeee, herkes gazeteci olursa böyle oluyor işte. Dün biz gazetecilerden şikâyet edenler, bugün kurtarın bizi bu sosyal medya gazetecilerinden diye sitem ediyor. Yapacak bir şey yok. Teknolojini önünde kimse duramıyor. Tek çare eğitimli toplum olmak.
Konya belediyelerini eleştirenler, Konya’nın 42 bin kilometre karelik bir alana sahip olduğunu, Konya il genelinde 400 bin km yol bulunduğunu biliyorlar mı acaba?
Ne yani eleştirmeyelim mi, diyeceksiniz. Tabi ki eleştireceksiniz, böyle bir hakkınız var. Ama insaflı olmak kaydıyla…Eleştiri sınırları içerisinde kalmak şartıyla… Bizim sözümüz, eleştiri sınırlarını aşanlara…
Merhaba Yeni Suriye
İnce Minaremizi İsteriz
500’ünü yıktık daha da yıkacağız
Güzel bir gelenek, hoş bir seda
Şaşırdık mı?
Fetullah öldü ama FETÖ yaşıyor
Bakan çiftçiye güldü mü?
Yönetim rahatlama, Çamdalı rahatlatma peşinde
İdam isteriz!
Narini biz öldürdük! Diğerlerini öldürmeyelim