AHİRETİ ÖNCELEYEREK DÜNYA NİMETLERİNDEN FAYDALANMAKTA BİR SAKINCA YOKTUR
DEVLETİN İHMALLERİ VE GENÇLİK
Sınırları Zorlarken 2025 Mesajı
Öğretmenlik Akademisi eğitim fakültelerine anlatılmalı
DELİLER, DAHİLER, KAPILAR, KÖPRÜLER SEN BEN O
Fedakârlık sırası yüksek gelir gruplarında…
DÜNYA EDEBİYATLARINDA ŞEHİR VE ŞEHİRLİ İNSAN
KAİNATIN AŞKI
Kaybedilen İki Puan
Zahmetten Kaçarak Rahmete Ulaşılabilir mi?
İnce Minaremizi İsteriz
İNSANIN KÖLELEŞTİRİLMESİ VE YENİDÜNYA DÜZENİ
Bugünlerde araçlarda kış lastiğinin önemi ve zamanı
ABD’nin Ortadoğu Haritası
Alfa Romeo Junior
Konyaspor Sezonun En İyi Oyununu Oynadı
ÖCALAN SİLAH BIRAKIN DERSE NE OLUR?
KONYALISIN ETLİEKMEK
Eskiden öğrencilerin karnesini, öğretmen hariç herkes merak ederdi.
Şimdi öğrenci de, veliler de karnedeki notları biliyor.
Karne verip gereksiz kağıt israfının önüne geçilse de fena olmaz.
Şimdi velilerin gözü kulağı çocuklarının karnesine iliştirilen "takdir veya teşekkür” belgesinde.
Bir eli de tabii ki sosyal medya tuşunda. Belgeyi alır almaz hemen fotoğrafını çekip anında paylaşma zorunluluğu var.
Sosyal medyanın hayatımıza girdiği ilk günden beri hükümetin çıkardığı yasa doğrultusunda,
Çocuğunuzun aldığı belgeyi sosyal medyada paylaşın, yoksa bilmem hangi kanunun hangi maddesinin hangi bendinin hangi fıkrasına göre suç işlemiş sayılırsınız…
İyi ki bu madde var. Yoksa,
Bakın benim yetiştirdiğim çocuk diye demiyorum, bende bir numara yok da, çocuğumun aldığı belgeyi paylaşıp falan filan…
Şimdi gelelim asıl mevzuya:
Karnesinde kırık not olan çocuğa nasıl davranılır?
Onları dövün.
Onlara sömestri tatilini zehir edin.
Evde bir hafta falan yüzüne bakmayın.
Komşunun çocuğu ile kıyaslayıp sürekli azarlayın.
Dışarıda oynayan diğer çocukların yanına göndermeyin.
Her istediğini aldım, ödevlerini yaptım, ders çalışması için de tepesinde durarak okul günlerini zehir ettim ama gene de başarılı olamadı deyin.
Takdir veya Teşekkür alan çocuklara nasıl davranılır?
Başta da dediğim gibi aldığı belgeyi hemen sosyal medyada paylaşın. (Yasal zorunluluktur)
Eve gelen misafirle sohbet ederken konuyu karneye getirmeye çalışın.
Belgeleri evde herkesin görebileceği yere asın. (Ben ömrümde tek bir kez teşekkür belgesi almıştım, odamdaki aynaya astım kardeşlerimden biri yırtmış, hala itiraf etmedi kim yırttıysa; oysa yaz hırsızı kışın, kış hırsızı yazın övünürdü)
Başarılı oldu illa ki ödül vermem gerekir düşüncesiyle, çocuğunuzu sinemaya götürün, ona en pahalısından cep telefonu alın, tablet şu bu derken oynaması, eğlenmesi, dinlenmesi gereken iki haftayı çocuğunuzu teknolojiye boğarak zehir edin.
Bol bol televizyon izlesinler, okul günlerinde göremedikleri ne kadar iğrençlik varsa hepsini iki haftada hızlandırılmış bir şekilde görüp öğrensinler.
İroni de bir yere kadar canım…
Değerli veliler:
Takdir veya teşekkür belgesi alan çocukları küçümsemiyorum lakin artık eskisi gibi bu belgeleri almak zor değil.
Devamsızlık da olsa, zayıf da alsa, yüksek not da alsa, sınıfta kalmanın neredeyse imkansız olduğu bir dönemde, takdir ve teşekkür belgeleri saman kağıdından öteye geçmez. Bunun bilincinde olun.
Çocuğunuzun karne notuna değil de, okulda, evde, sokakta, evrensel ahlak kurallarına, tarihimize, geleneklerimize hakimiyetine bakarak hareket edin.
Çok tembel, çok yaramaz, çok kavgacı dediğiniz çocuklar hakkında fikir sahibi olmak istiyorsanız aile içi durumunuzu gözden geçirin. O fidanı sen diktin, meyvesi yoksa eser senin…
Derslerde başarılı olmayan öğrenciyi de psikolog psikolog, doktor doktor gezdirmeyin, çocuğa kafayı yedirmeyin.
Derste başarılı olmayan nice insanlar var şu an psikologlara bile ders veren…
Başarılı olmayı not yüksekliğine göre değerlendiren her sistem, her kişi aşağıdadır, aşağıdan bakıyordur Eşref-i Mahlukat denilen insana…
Öğretmenlik Akademisi eğitim fakültelerine anlatılmalı
Üzerimize boca edilen kötü haberler
Sesi çok çıkanın haklı sayılması
Sesi çok çıkanın haklı sayılması
Devlet belediyelere dur demeli
Zulüm içimizde!
Konjonktür garantili kutuplaşma
Sorunlu değil sorumlu muhalefet
Savaş bize yaklaşıyor
Milattan önceki gençler