Kalk Ayağa Müslüman!

Müslüman için ölüm vuslattır.

Şehadet ise kutsal bir vuslattır.

Ölenin şehit olduğunu bilmek, Allah'a yürüdüğünü bilmek, ona cennette kavuşma hayali kurmak anlatılması güç bir şuurdur.

Muhammed Mursi!

Kayıp gittin, "kayıp” Müslümanların ellerinden.

Ardından gıyabi cenaze namazı kılmaya da, Fatiha okumaya da yüzümüz yok!

Ama biz gene de pişkin pişkin, sanki elimizden bir şey gelmiyormuşçasına sana dualar edeceğiz, ardından hatimler indirip, Fatihalar okuyacağız, zerre kadar yüzümüz olmadığı halde, seninle cennette kavuşma hayalleri kuracağız…

En büyük kafir İsrail'in içimize ektiği ayrılık tohumunu besleyip büyüttüğümüz için ne kadar dizimizi dövsek azdır.

Başkalarını suçlayarak işin içinden sıyrılmaya çalışacağız.

Affetme bizi Muhammed Mursi!

Kimseye sahip çıkamıyoruz.

Hiçbir Müslüman lidere sahip çıkamıyoruz.

Dünyanın dört bir yanında akan Müslüman kanına engel olamıyoruz.

"Nuh'un gemisini dolduracak kadar inanan varsa umut da var.” diyoruz ama o umudu yarınlara erteliyoruz.

İslam Birliğini kurmayı bırakın, kendi içimizde birlik olamıyoruz.

İslam Birliği kurulmadan da teker teker ölüp gidiyoruz.

Eşimizle, arkadaşımızla, dostumuzla, kardeşlerimizle, akrabalarımızla birlik sağlamakta güçlük çekiyor, fikir ayrılıkları veya dünya malı yüzünden birbirimize kin besliyor, kendi içimizde birlik olamıyoruz, kaldı ki Müslüman ülkelerin başındaki Amerikan köpekleriyle anlaşabilelim…

Ayetleri kendimizi diriltmek için değil, dostumuzun bağrına hançer gibi saplamak için kullanıyoruz, yalan mı?

Türkiye düşerse tüm mazlum coğrafya düşer diye feryat edenlere kulak vermeyip, ülkemizdeki dirliği koruyamıyoruz.

Soğan, patates derdine düşecek kadar aşağılık olmuşuz, daha ne?

Zulümden kaçan Müslümanlardan iğrenir hale gelmişiz, daha ne?

Hangi mazlum coğrafyaya gidersen git, tek umut olarak gördükleri Türkiye'yi Amerika'ya teslim etmek isteyenlere öküzün trene baktığı gibi bakmıyor muyuz?

Muhammed Mursi…

Sana elimizi uzatamadık, elimizi kırdılar, kolumuzu, kanadımızı kırdılar…

Hem de kendi içimizde, alnı secdeye gidenler yaptı bunu.

Allah'a inanıyorum, diyenler yaptı.

Kendi içimizde birlik olamadık, akabinde İslam Birliğini kuramadık, mazlum coğrafyayı Amerikan ve İsrail köpeklerinden arındıramadık…

Affetme bizi!

İki elin yakamızda olsun, burnumuz da sürtülecek zaten az kaldı, böyle giderse…

"Bizden öncekilerin başına gelenler, bizim başımıza gelmeden cennete gireceğimizi mi sanıyoruz?”

Ben demiyorum, Allah diyor…

Allah'ın imtihanı çetin…

Türkiye'mize sahip çıkmadan, Büyük ve Güçlü Türkiye'yi inşa etmeden İsrail ve onun köpeklerine engel olamayacağız! Baksanıza, dünyada ne kadar mazlum varsa hepsinin tepesine binmek için bekleşiyorlar…

Kalk be ayağa Müslüman!

Müslümansan, Müslümanlığını bil!


Yazarın Diğer Yazıları