Sizce İran ne yapmalı?

Milletin gündeminde cevaplanmayı bekleyen şu soru var:

İran İsrail'e misilleme yapmalı mı, yapmamalı mı?

Bu soruya daha rasyonel bir cevap verebilmek için iyi düşünün.

Her iki durumun da sonuçları olacak.

İsrail'in rahat durmadığı, açık bir şekilde bölge savaşı  çıkarmak istediği ortada.

Önce Gazze, sonra Lübnan, sonra… Sonraki adres neresi olacak?  Suriye'mi, Yemen mi, İran'mı?

Tüm bu adreslerin tamamında yol İran'a  çıkıyor. Lübnan da, Suriye de, Yemen de adeta İran'ın arka bahçeleri.

İran açıktan misilleme yaparsa ne olur?

Tıpkı 33 yıl önce Irak'ta olduğu gibi devreye ABD ve destekçileri girecek. İran havadan, karadan ve denizden ablukaya alınacak. Sonrasını tahmin etmek güç değil. Bir dönem Saddam da çok güçlü görünüyordu. Savaş başlamadan ABD'yi yerle yeksan edeceğini söylüyordu. Üç gün bile dayanamadı. İran'ın ABD ve müttefiklerine dayanma gücü yok. En azından fiziki olarak yok. Bizim görmediğimiz, bilmediğimiz hususlar olabilir mi? İran'ın herkesten gizlediği silahlar, imkanlar vs…

Şimdi ikinci alternatife bakalım. İran misilleme yapmazsa ne olur?

Misilleme yapmazsa içeride ve dışarıda karizmayı çizdirir. İran'ın kof bir güç olduğu ortaya çıkar. İnandırıcılığını yitirir. Rejim daha fazla tartışılmaya başlar. İçeride rejim muhalifleri daha da güçlenir. Bu hadise büyük ayaklanmalara, başkaldırılara kadar gidebilir.

Siz İran'ın bugünkü lideri veya liderler kadrosundan biri olsaydınız ne önerirdiniz?

Bir ihtimal daha var.

O da, İran'ın bugüne kadarki yaptığının aynısını yapma ihtimali.

Gürleyip bir türlü yağmamak…

Yıllardır dış politikayı böyle götürüyorlar.

Vurduk, vuracağız, intikamımız ağır olacak, hesap verecekler… Sonuç vermeyen göstermelik bir askeri hareket. Ya birkaç füze, ya Hizbullah veya Husiler eliyle bazı saldırılar. Hepsi bu.

Sanki bu sefer de böyle yapacaklar.

İran; Irak ve Libya'nın başına gelenin ne olduğunu çok iyi biliyor.

Kendileri için yazılan senaryonun da farkında…

Kaçabildiği kadar kaçacak.

Peki, bu kaçma nereye kadar?

İşte orayı kestiremiyorum.

Bu kaçma politikası da akıllara ‘İran, İsrail ve ABD ile danışıklı mı dövüşüyor?' sorusunu getiriyor. Eğer yine kaçarlarsa, dünya kamuoyunun bu şekildeki inanışı iyice pekişir.

Bundan sonrası için asıl düşünmesi gereken bizleriz. Çünkü İran'dan sonra sıranın Türkiye'ye geleceğinin bilincinde olmalıyız. Yukarıdaki senaryoların tamamının Türkiye'nin geleceğini de şekillendireceğini unutmamalıyız.

Şunu anlamamız gerekiyor.

Gazze tüm İslam aleminin ortak paydası, kesişim kümesi. İsrail-ABD, kesişim kümemize saldırarak aslında tüm İslam ülkelerine savaş açmış durumda. ‘Gazze'den, Filistin'den bize ne?', deme hakkımız da lüksümüz de yok.

Tüm İslam devletleri oturup bir kez daha iyi düşünmeli. Ortak bir politika belirlemeli. Bir ve beraber olunmalı. Yoksa İslam kalelerinin hepsi tek tek elimizden çıkacak.  Farsçadaki ifadesi ile tarumar olacağız.

 


Yazarın Diğer Yazıları