28 ŞUBAT DEYİNCE!
28 Şubat krizi ekonomik bir tezgâhtı
TERÖR VE TERÖRİZM
DOLDURUŞA GELEN, UKRAYNA GİBİ OLUR.
SURİYEYİ BEKLEYEN TEHLİKELER
28 ŞUBAT POST MODERN DARBESİNİ UNUTMAYACAĞIZ VE UNUTTURMAYACAĞIZ!
İNCE SES
Şanlı Devrimi Duydunuz mu?
Konyaspor’dan Bahanesiz Kayıplar
BİR ŞEHİR BİN HİKAYE MALATYA
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
DOĞAL ŞİFA KAYNAĞI: YEŞİL ÇAY
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
Top, Tüfek ve Tabanca
Osmanlı top/an genellikle tunçtan dökülmüştür. Üzerlerine kabartma tekniğinde usta adları ve döneminin padişah adi ve dekoratif bitkisel süslemeler işlenmiştir. Kuyruğa yakın yerinde topun ölçüleri kontrol edilerek yazılmaktadır. Dönemlerinin silah teknolojisini ve sanat üslubunu yansıtan Osmanlı toplarının en zengin koleksiyonu Askeri Müze'dedir.
Osmanlılar da tüfekler ve tabanca/ar, ateşleme mekanizmaları, nişangah sistemleri, kabza ve dipçik formlarıyla diğer ülke tüfek ve tabancalarından farklı özellikler gösterir. Özellikle 16. ve 17. yüzyıla
tarihlenen ve paşa ve vezirlere ait "ejderhan" denen, namlu ucu ejder başı şeklinde olan tüfekler, 19. yüzyıl sonlarından itibaren gelişmeye başlayan "ateş gizleyen " namluların ilk örnekleridir. Askeri Müze'de bulunan ve Sokullu Mehmed Paşa ile Silahtar Mustafa Paşa'ya ait)olan tüfek örnekleri değerlidir.
Osmanlı tüfek ve tabanca dekorasyonunda namlularda altın, gümüş, yarı değerli taş kakma, dipçik ve kabzalarda kemik, bağa gümüş ve taş ,kakma kullanılmıştır.
KUYUMCULUK SANATLARI
"Kuyumcu" sözcüğünün kökü olan "kuyum"un Türkçe mi başka dillerden alınma mı olduğu araştırmaya değer bir konudur. Celal Esad Arseven, Sanat Ansiklopedisindeki "kuyum" maddesinde sözcüğün Sümerce "ku" (:gümüş) ve "dim" (:işlemek) sözcüklerin~en oluştuğunu veya Türkçe, eritmek yakmak anlamındaki "köymek" ve "köyümden" geldiğini, kuyumlun çağatayca'da tunç eritmek anlamında kullanıldığını yazmaktadır. Türkçe olduğunda kuşku bulunmayan sözcüğün aslı kanımızca, Anadolu'da gelin adayı kızların çeyizleri arasına konulan gümüş takımına "koyum" (koymak'tan) denildiğine göre bu gümüş takımları yapanlara da "koyumcu" denilmiş; sözcük, dil ve söyleyiş kuralları gereği zamanla "kuyumcu" olmuştur. Değerli maden ve taşlardan yapılan sa- nat değeri yüksek takılara "kuyum", bunlan yapanlara da "kuyumcu" denildiğini yazan kaynaklar da vardır.
75. YILLIK GAZETECİLİK İLGİM VE YENİ KONYA GAZETESİ
TÜRKİYE SELÇUKLULARI VE KONYA KİTABI
YILDIZ PORSELEN FABRİKASI (ÇİNİ FABRİKA-İ HÜMAYUNU)
YILDIZ ŞELALE
KONYA’DA MODELİSTLİK – STİLİSTLİK SANATI
KONYA VE ANADOLU’DA ÇİNİ ve LÜLECİLİK SANATI
KONYA VE ANADOLU’DA ÇİNİ ve LÜLECİLİK SANATI
KONYA VE ANADOLU’DA ÇİNİ ve LÜLECİLİK SANATI
KONYA VE ANADOLU’DA ÇİNİ ve LÜLECİLİK SANATI
KONYA VE ANADOLU’DA ÇİNİ ve LÜLECİLİK SANATI