TÜRKİYE EKONOMİSİNİN İLK ÇEYREKTEKİ YÜZDE 5,7’lik BÜYÜMESİNDEN BAZI KESİMLER NEDEN MUTSUZLAR?

Eleştirin ama;

Ülkemizin geleceğine dair, insanlarımızın ve özellikle de gençlerimizin umutlarını mahvetmeyin. Toplumdaki dezavantajlı grupların yaşadıkları sıkıntıların çözümüne katkıda bulunacak her eleştiri kıymetlidir ve dikkate alınması gerekir. Ancak Türkiye'nin ekonomik problemleri, Kızılelmalarımızı kaybetmekten daha büyük değildir.

Elbette ki emeklilerimizin, gençlerimizin, asgari ücretlilerin, küçük esnafın sorunları var ve bu sorunları görmezden gelmek için hiç kimse kafasını kuma gömmüyor.
Buradaki asıl problem mevcut sorunları kullanarak ülkemizin menfaati için "iyi olan şeyleri gölgeleme” çabasıdır. Tıpkı savunma sanayisindeki gelişmeleri önemsizleştirmek için; "Sınırlarımızda bize saldıran düşman mı var, bunca masrafa ne gerek var” dedikleri gibi…

Pandemi süreci küresel ekonominin üzerinden bir silindir gibi geçti. Amerikan merkez bankası FED 'in bu süreci yönetirken bastığı karşılıksız dolarlar ekonomilerin başına dolarizasyon belası olarak geri döndü. FED 'in piyasalardaki fazla dolarları çekmek için uyguladığı sıkılaştırılmış para politikaları hem faizleri yükseltti, hem de borçlanma maliyetlerini artırdı. Haliyle Türkiye'de bu süreçlerden nasibini almış oldu. Küresel düzeydeki finansal kuruluşlarda çalışan analistler, özellikle gelişmekte olan ülkelerin bu süreçlerden çıkışının uzun yıllar alabileceğini raporlarken; Türkiye'nin ekonomik verilerini eleştirenler sanki, Türkiye'de hiçbir şey olmamış, deprem felaketi yaşanmamış gibi davranıp, eleştirme hazzının dayanılmaz konforunu yaşamaya devam ediyorlar.

Virüs salgını, deprem ve arka arkaya gelen seçimlere rağmen Türkiye ekonomisi, 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 5,7 büyüdüğü halde; büyümeye yönelik verileri eleştiren bazı zatlar, "Ekonomimiz niye daha fazla büyümedi'' diyerek eleştiri getiremiyorlar. İhracata dayalı büyüme modelinin topluma bir faydasının olmadığından başlayarak ağızlarına gelen her şeyi söyleyip; büyümeyi savunanlar ya da büyümeden heyecan duyan kesimleri sosyal medya platformlarında linç yağmuruna tabi tutuluyorlar.

Açıkça söylemeseler de rahatsız oldukları şey büyüme oranlarının azlığı ya da çokluğu değil; Türkiye ekonomisinin kesintisiz bir şekilde büyümeye devam etmesidir.

Ülke içinde ve ülke dışındaki zor şartlara rağmen; ekonomimizi büyütmek için "ÇALIŞANLAR” iyi ki varsınız, iyi ki ülkemizin umutlarını büyütmeye devam ediyorsunuz.

Ekonomik sorunlarımızın tek çözümü her yıl da fazla ve nitelikli BÜYÜMEKTİR…

Yazarın Diğer Yazıları