Konyaspor İstediğini Aldı
İMSAK “İ”LERİMİZİN 4. SÜ
Şubat ayı enflasyon verileri merkez bankasının faiz indirim kararını kolaylaştıracak
YAŞA ONU
Şeytanı Ne Davet Eder?
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
BEREKET, HUZUR, UMUT...
TERÖR VE TERÖRİZM
DOLDURUŞA GELEN, UKRAYNA GİBİ OLUR.
SURİYEYİ BEKLEYEN TEHLİKELER
28 ŞUBAT POST MODERN DARBESİNİ UNUTMAYACAĞIZ VE UNUTTURMAYACAĞIZ!
Ortadoğu’da Yeni Oyun: Silahla Olmadı, Parayla Dene
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
Honda Civic Yenilendi
Eğitim de denetim de şart
Futbol hatalar oyunu derken bunu kastetmemiştik
TRAFİK SİGORTASINA YETKİ BELGESİ ESNAF ÇÖZÜMÜ
SULTAN VAHDETTİN’İN MEZARI TÜRKİYE’YE GETİRİLSİN
"Kurala dayalı ekonomi" sözü dış piyasalara dönük bir mesaj!..
Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek'in son dönemlerde yapmış olduğu açıklamalarda CDS'lerdeki düşüşü sürekli olarak neden gündeme getirdiğini anlamak için bakanlık görevini devraldığı ilk günde yapmış olduğu ‘kurala dayalı ekonomi modeli' cümlesini iyi irdelemek gerekir.
O dönemde bazı ekonomistler bu cümlenin iç piyasalara yönelik bir mesaj olduğunu düşünerek ciddi eleştiriler getirmişlerdi. Hâlbuki bu mesajın asıl hedefi dış piyasalardı.
Dünyadaki tüm ülkelerin kamu yönetimleri borçlu!..
Dünyada başta Amerika olmak üzere nerdeyse tüm ülkelerin ekonomi yönetimleri kamu maliyelerini yönetebilmek için borçlanmak zorundalar ve maalesef ki ülkemiz içinde durum farklı değildir.
Üstüne üstlük pandemi süreci ve arkasından gelen yüzyılın deprem felaketinin getirdiği ilave mali yüklerle ülkemizin borçlanmaya olan ihtiyacının şiddetini giderek artırmaya devam ediyor. İhtiyacımız olan parayı ya iç piyasalardan ya da dış piyasalardan borçlanarak bulmak zorundayız.
Türkiye dünyadaki tasarruf alışkanlığı en düşük ülkelerden biri!..
Ne yazık ki Türkiye dünyadaki tasarruf alışkanlığı en zayıf ülkelerden birisi olduğu için iç kaynaklardan yeterli miktarda borç para temin edilemiyor. Bu sebepten mütevellit uluslararası piyasalardan borçlanma zorunluluğu ortaya çıkıyor. Bizim gibi ülkeler dış kaynaklı finansal ekosistemden borçlanırken borcun miktarı kadar borçlanma maliyetleri de önem arz etmektedir.
Çünkü uluslararası sistemde borç veren finansal aktörler finansal veriler ışığında objektif kriterlere göre borç vermiyorlar. Borç alan ülkelerin uluslararası sistemle olan finansal ilişkilerini de test ediyorlar. Borçlanma maliyetlerindeki artış yada azalış alacaklılar tarafından konulan uluslararası normlara uyum sağlayıp sağlamamakla doğru orantılıdır. Sayın bakanın "kurala dayalı ekonomi" derken kastettiği cümleden de bunu anlamalıyız.
Kredi risk primi CDS'lerin neden önemli olduğuna gelince…
Kredi Risk Pirimi(CDS):Borçlanan bir ülkenin borcunu ödeyememe riskinin alacaklılar tarafından sigorta ettirilmesi karşılığında ödenen risk pirimdir.
Ülkelerin CDS değeri düştükçe finansal riski azalır. Global yatırımcılar için yatırım tercihlerinde önemli bir veridir. En önemlisi de CDS'lerin düşmesi ülkenin borçlanma maliyetlerini azaltır. Türkiye'nin kredi risk primlerinin 700 baz puandan 300 baz puanın altına inmiş olması oldukça önemlidir.
Hazine ve Maliye bakanının kredi risk pirimi CDS'lerinin düşüşünü önemsemesi en doğal hakkıdır. Son olarak "KURALA DAYALI EKONOMİ" önemliymiş!
Şubat ayı enflasyon verileri merkez bankasının faiz indirim kararını kolaylaştıracak
28 Şubat krizi ekonomik bir tezgâhtı
Para piyasaları oyun alanı değildir!
TÜSİAD’çılar topluma ve siyasete ayar vermeyi bırakıp, ülkemizin ekonomik meseleleriyle ilgilensinler
Doların gücü Gazze’yi satın almaya yetmez
Ocak enflasyon verilerinin beklentilerin üzerinde gelmesi faiz indirimlerini sekteye uğratabilir
Ruhun şad olsun ağabey
Enflasyonu düşürmek için talebi öldürmek yerine, üretim arzındaki sorunlara çözüm aramalıyız
Türkiye’nin kredi risk primi CDS’ler daha fazla düşer mi?
2025 yılı toplumsal refahın hissedileceği bir yıl olacaktır