Küresel ekonomi durgunlukla yüksek enflasyon arsında bir bilinmezliğe sürükleniyor
Tüm ekonomilerin az ya da çok birbirleriyle karşılıklı bağımlılık ilişkisi içinde olduğu globalit bir düzende çıkan her kiriz tüm ticari ekosistemi olumsuz etkilemektedir. Hele hele bu durum dünyanın süper gücü olarak tabir edilen bir ülkeyle dünyanın diğer ülkeleri arasında çıkıyorsa krizin dalga boyunun derinliği daha da sarsıcı olmaktadır.
Ticari krizin etkilerini hafifletmek için; Para fonu (IMF), Dünya bankası, Amerikan merkez bankası (FED), uluslararası derecelendirme kuruluşları direkt olarak ABD yönetimini hedef almasalar da tarifeler nedeniyle oluşan gerilimin sonuçları üzerinden kendilerince üstü örtülü uyarılar yapmaya devam ediyorlar. Bu bağlamda Amerika'daki küreselcileri temsil eden kurumlar gümrük tarifelerini yönetimin kendi ayağına sıktığı bir kurşun olarak değerlendirmektedirler. Bu görüşü destekleyen finansal değerlendiriciler ise vergilerin artırılmasıyla birlikte; Amerikan ekonomisin resesyon ile enflasyon arasına sıkışmış olmasının vereceği patlamalarla daha büyük krizlerle baş başa kalacağını dile getirmeye başladılar. Küresel bir köy haline gelen yenidünya düzeninde; kendi tezlerini güçlendirmek için ortaya koydukları ekonomik parametrelerde yabana atılır cinsten değildir. Bunlardan birincisi ABD'nin dünyanın en borçlu ülkesi olması ve çinin elindeki 1 trilyon dolar civarındaki Amerikan hazine kâğıdıdır. İkincisi ise çok uluslu şirketlerin üretim üstlerinin Amerika'nın dışında kümelenmesi nedeniyle vergisel maliyetlerin oluşturacağı yüklerin tüketicilere enflasyon, üreticilere ise durgunluk olarak yansıyacağı görüşüdür. El hak bu görüşlerin her ikisi de doğrudur.
Toparlayacak olursak dünya imalat sanayinin yüzde 30'dan fazlasının cinde kümelenmiş olması da dikkate alındığında ticari korumacılığın olumsuz etkileri küresel nitelikli ve sarsıcı olmuştur. Borsalar, para piyasaları ve üretim hatları domino taşları gibi yıkılmaya başlamıştır. Hiçbir ülkenin ben bu krizden etkilenmem deme şansı yoktur. Ancak Türkiye gibi büyümenin ihracata değil iç talebe bağlı olduğu ülkelerde küresel ticari krizin etkisi daha az olacaktır. Özellikle Çin tarafında tarifeler nedeniyle dış pazarlara sunulamayan ürünler; tarife kapsamı dışındaki ülkelere daha ucuz fiyatlardan az edilebilir.
Son olarak yaşamakta olduğumuz tarife krizi tüm ticari ekosistemi yüksek enflasyon ile durgunluk arasında bir bilinmezliğe sürüklemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları