Takım Halinde Mücadelesizlik

Ankaragücü mağlubiyetinin izlerini Altınordu karşısında alt yapıdan beş futbolcu oynatarak alınan galibiyetle bir nebze olsun silen Konyaspor'dan Sivasspor karşısında galibiyet bekleniyordu. Altınordu maçında oynayan alt yapıdan gelen futbolcuların performansları özellikle pozitif bir havanın oluşmasında etkili oldu.

Maça başlanan ilk dakikadan itibaren etkisiz bir Konyaspor sahada yer alırken düşüncelerdeki ilerleyen dakikalarda Konyaspor'un oyundaki etkisizliğini üzerinden atacağı düşüncesi dakikalar ilerledikçe iyice zayıfladı ve olumlu etkinlikler beklentisi yok olup gitti. Belki ikinci yarıda düzelir düşüncesi de yok olunca olumlu hiçbir beklenti kalmadı.

Konyaspor'un gol atabilmesi için beklenmedik rakibin skandal hatalar yapması veya olmayacak şekilde serseri bir topun rakip ceza sahasında rakip futbolcunun eline çarpması gibi durumlar olması gerekirdi. Bu da olamazdı çünkü buralara topu götürecek, rakibi hataya zorlayacak bir mücadele yoktu sahada…

Konyaspor, Sivasspor karşısında oynadığı en kötü oyunu oynadı. Bunun belirgin ana sebebi futbolun teknik, taktik, oyun dizilişi, analiz vb. futbol ile ilgili kıstaslardan ziyade oyuncuların arzusuz şekildeki mücadeleleriydi. En doğru taktik, en doğru saha dizilimi, en doğru futbolcular ve oyun anlayışıyla sahaya çıkılsa

bile galip gelme arzusunu sahaya yansıtamayan futbolcular varsa o maçtan galibiyet beklemek beyhude olur.

Futbolcuların arzusuzluğu bu mağlubiyette İsmail Kartal'ın sorumluluğu yoktur anlamına gelmez. Futbolcuların arzulu bir şekilde mücadele etmelerini sağlamak, arzusuzluğa yol açan ve yol açabilecek gözüken etkenlerini çözümünü bulmak da sorumlulukları arasındadır.

Hareketsiz, oyuna motive olmaktan uzak, bu top bana gelmez tarzında paslara hazırlıksız şekildeki Konyasporlu futbolculara karşılık, sahaya doğru şekilde yayılmış, bu topu ben almalıyım tarzında topa koşan, takım arkadaşının pası hazır olmak bir tarafa rakiplerinin topunu nasıl alırım derdinde olan Sivassporlu futbolcular vardı sahada. Bu birbirine zıt iki düşüncenin sahaya yansıması Sivasspor'un Konyaspor'a karşı belirgin bir üstünlük kurması şeklinde gerçekleşti. Durum böyle iken oyunun teknik yönleri anlamsız kalıyor zaten.

Filmlerde değişik şekillerde yapılan şantajlarla maçı kaybetmesinin istenmesiyle zayıf rakibi karşısında mücadele etmeyip bol bol yumruk yiyen favori boksör gibiydi Konyaspor. Benzetmeyi ne kadar yerinde bulursunuz bilemem ama Konyaspor'un mücadelesizliğini ben çok benzettim… Tabi ki bu

bir film değil gerçek bir maç ve Konyasporlu futbolculara şantaj da söz konusu değil…

Futbolda kötü oynamak kabul edilebilir ama mücadele etmemek kabul görmeyecek bir olgudur. Takım içinde bir – iki futbolcunun isteksizliği oyun içinde veya değişiklik yapılarak çözülebilir fakat takım halindeki bu mücadelesiz teslimiyet çözümsüz ve düşündürücüdür.

Bir – iki futbolcunun bir maçta kötü olması o güne ait bir durum veya o futbolcuya ait durum olarak değerlendirilebilir. Takım halinde kötü oyun değil, takım halinde mücadelesiz oyun üzerinde ciddi şekilde durulması gereken, çözümü hızlı bir şekilde üretilmesi gereken bir durumdur. Hızlı çözümde yetmez doğru şekilde çözüm üretilme zorunluluğu da vardır. Çözüm adına atılacak yanlış adımlar ise sorunu derinleştirir ve krize dönüşmesine sebep olur.

İsmail Kartal'ın en çok eleştiri aldığı konu ise Oğuz Kaan… Genç bir futbolcu… Gelişecek… Hata yapa yapa gelişecek… İleriki yıllarda belki çok iyi performanslar sergilerken göreceğiz. Mesele bunlar değil… Oğuz Kaan'ın kiralık bir futbolcu olması ve sonraki yıllarda Konyaspor'da olmayacak olmaması eleştirilerin odak noktası… Bonservisi Konyaspor'da olsa bu kadar eleştiriler olmaz ki kendi alt yapısından gelen, kimine göre Oğuz Kaan'dan

daha iyi, kimine göre en az Oğuz Kaan kadar performans gösterecek futbolcuların varlığı bu eleştirileri körükleyen başka yön… Kısacası sefasını başkalarının süreceğinin cezasını niye biz çekelim ki durumu… Oğuz Kaan üst düzey performans gösteriyor olsa bu eleştiriler yine olmazdı.

Belli bir oyun yapısı olan takımlar içinde yer alan takımlardan olan, hafta hafta oyununu geliştiren Konyaspor'un bu yapıdan bir anda uzaklaşması beklenir bir durum değil…Takımın aksayan yönlerini çözme başarısını göstermiş İsmail Kartal'ın takımından da bu beklenmez… Umarız ki bu gidişat en kısa zamanda düzeltilir. Selam ve dua ile…


Yazarın Diğer Yazıları