SANTRAFOR…

Beklenmedik sonuçların alındığı sezonda, sahaya yansıyacak performansların kestirilemediği haftalarda Konyaspor kazanma zorunluluğunu fazlaca hissettiği bir maça çıktı. Rakibin Antalyaspor olması kanma zorunluluğunu artıran diğer sebepti.

Bu sezon ligde santrafor verimliliği yaşayan takımların istedikleri sonuçları aldıklarını söylemek mümkün. Denizlispor, Fenerbahçe, Trabzonspor, Sivasspor ve Ankaragücü'nün aldığı sonuçlarda santrafor etkisini görebiliriz. BJK, Göztepe Galatasaray ve Konyaspor ise mevcut santraforlarından verim alamamalarından kaynaklı istedikleri sonuçlara ulaşamadıklarını söyleyebiliriz.

İkinci bir husus ise bu sezon çok iyi kaleci performansları izlemekteyiz. Neredeyse her takımın kalecileri üstün performans sergilemekte. İlk üç haftaya Denizlispor'un kalecisinin damga vurduğunu söylemek mümkün.

Konyaspor , topa sahip olup, sabırlı, ayağa garanti paslarla rakibinin üzerine gidip, kolay top kaybı yapmadan rakibinin dengesini bozmaya çalışan bir düşünce ile oyunu kurgulamış görüntüyle maça başladı. Bu kurgu işliyor fakat pozisyon oluşturmakta ise kısır kalıyordu.

Bu işleyişe karşılık kalesini savunmaya önem veren ve kaptığı toplarla Konyaspor kalesine hızla gelmeyi kurgulamış Antalyaspor vardı. Antalyaspor ilk hızlı çıkışında kazandığı ucuz bir penaltı ile amacına ulaşıyordu.

Sedar'ın korner çizgisi ile ceza sahası çizgisinin köşe oluşturduğu bölümde yapacağı hiçbir şeyi kalmamışken Ali Turan'ın hareketli, panik savunma yapma çabası ile ayağını hafif de olsa temas ettirmesi hakem için yeterliydi. Ucuz bir penaltıydı. Çoğuna göre penaltı olmayacak bir pozisyon olsa da penaltı vermeye arzulu olanlar için yeterli görüntü de oluşmuştu. Bu görüntünün oluşmasına sebep olan, gereksiz hareketleri ile Serdar'ın tuzağına düşen Ali Turan idi… Yapılan müdahale düşürecek sertlikte olmasa da Serdar'ın kendini atması yetti.

Penaltıyı Serdar gole çevirirken Konyaspor'un oyun kurgusu bozulmuştu. Oyun Antalyaspor'un istediği bir hâl almıştı. Dağınık bir şekilde hücum etse de Konyaspor'un gol atma arzusu yükselmişti. Hızlı çıkılan bir atakla, Antalyaspor'u defansta yalnız yakalanarak Miloseviç'in attığı gol atağın başlangıcında topu eliyle aldığı gerekçesiyle VAR'ın müdahalesiyle gol iptal edildi. Bu iptal ile oyundan iyice düşen oyuna hükmedemeyen, maçtan ümidini kesen Konyaspor görüntüsü daha belirginleşti.

Konyaspor ikinci yarıya oyuna hükmederek başladı. İlk yarıya göre pozisyon üretme olasılığı artmış bir Konyaspor görüntüsü olsa da pozisyonu kolay üretemeyen Konyaspor vardı. Ömer Ali'nin attığı pasla Erdon'u kaçırması ve Erdon'un güzel ortasına Bajiç çok da iyi olmayan yumuşak kafa vuruşunda kaleci Boffin'in de yanlış hamlesi ile gol geldi.

Gelen pası Bajiç kontrol etmekte zorlanınca top Antalyasporlu futbolcuya çarpıp Miya'nın önüne düşünce kaleci ile karşı karşıya affetmedi ve Konyaspor'u öne geçirdi.

Sahada Konyaspor'un gol yemeyeceği bir görüntü hakimdi ki düzensiz hareketlerle, dağınık bir hücum hamlesi ile gelen serseri topu uzaklaştıramayan Konyaspor defansı basit hatalar zinciri ile golü önleyemedi. Konyaspor'a yakışmayacak bir gol yedi. Kazanılması gereken bir maçtan beraberlikle ayrılmak kayıptır.

Konyaspor'un bu sezon attığı üç golde de rakip defans hatalarının çok katlısı var. Konyaspor net gol pozisyonları üretmekte zorlanıyor. Bunun sebebi de santrafor mevkiinde oynayan Bajiç… Bajiç güçsüz ve hareketsiz oynuyor. Rakip defansın dengesini bozamıyor. İkili mücadelelerde üstünlük kuramıyor. Top kontrollerindeki başarısızlığı, topu kolay kaybetmesi takımı adına sıkıntılar oluşturuyor. Gol atmakta zorlanan Konyaspor var bunun nedeni de Bajiç'in bu oyun şekli olarak gözüküyor. Güçlenen ve beklentilerimizdeki performansını sergilemeye başlayan Bajiç, oyunda ve sonuçlarda fazlaca iyileştirme oluşturacaktır.

Oynanan üç maçta da belirgin sorun gol üretememek bunun da Bajiç'in formuna kavuşmasıyla büyük ölçüde çözüme kavuşacağını düşünüyorum. Bu da Bajiç'in gol atmasından ziyade hareketli, güçlü ve rakip defansın dengesini bozmada kilit rol oynayacak santrafor oyunları ile olacaktır.

Selam ve dua ile…