RIZA ÇALIMBAY YAPIMI KORKU FİLMİ REZALET!

Kupa maçları zayıf takımın güçlü takımlara karşı sürpriz sonuçların alınmasının sıkça yaşandığı maçlardır. Konyaspor'un da böyle bir sürprizle karşılaşması olağan karşılanabilir. Ama bu gerçekten sürpriz olursa. Konyaspor sürpriz bir sonuç almadı. Baştan sona, en tepeden en aşağıya tamamıyla rezalet bir sonuç aldı.

Analizi yapılacak bir maç değildi. Eğer analiz yapmak gerekirse de maçın tamamı için söylenecek ve en yerinde analiz tek kelimeyle rezalet olacaktır.

Oyun düzeninin olmadığı, basit pasların yapılamadığı, ikili mücadelede tüm Konyasporlu futbolcuların ezildiği diyemeyeceğim çünkü ikili mücadelelere dahi giremediği, tamamıyla rakip futbolculara teslim olmuş, rakip takımın insafına kalmış acziyet içinde sadece debelenen futbolcular vardı sahada.

Kontv'deki Spor Gündemi programında tutarsızlıklarını sergileyen bir Rıza Çalımbay vardı. Bu program üzerinden değerlendirmek yerinde olacak sanırım.

Transfer istemedim diyen bir Rza Çalımbay vardı özellikle sekiz numara için. Oysa kendisini defalarca transfer isterken izlemiştik televizyonlarda. Hatta katıldığı programda devre arasında üç tane kaliteli transfer isteğini de belirtmeden edemiyordu.

Anlattığı hücum etkinlikleri yüksek, rakibi baskı altına alan, sürekli ileriye oynayan bir takım oyunundan bahsetmişti. Ne önceki maçlarda bunu görmüştük ne de sonrasında. Ya futbolcular istenen oyu düzeninin dışında oynuyor ya da Rıza Çalımbay yanlış, olanın ve olacağın dışında bir oyun tarifi yapıyordu.

Oynamayan oyuncularla ilgili formayı kendileri alacaklar, çalışacaklar tarzındaki ifadeleri ise benim için bir antrenör ne iş yapar sorusunu sormama sebep olmuştu. Futbolcuları kim hazırlar? Futbolcunun çalışmaları ile ilgili teknik direktörün nasıl bir etkisi olur? Sorularını sorarak Konyaspor'da gelişime açık gördüğümüz yetenekli futbolcuların kendi haline bırakılacak kadar vurdumduymaz bir yapının Konyaspor için nasıl maliyet ve onarılmaz bir yapının oluşmasının önemini teknik ekibin umursamaması korkusu ile karşı karşıyayız. Yıllardır gelişme beklediğimiz futbolcuların gelişememesindeki sır da burada gizli olsa gerek…

Takımın kondisyonunun yetersiz olduğu eleştirilerine katılmayan Rıza Çalımbay vardı. Bu konuda ne kadar tutarsızlık içinde olduğunu anlatmaya Kahramanmaraşspor ile yapılan maç yeter. Hani Kondisyon nerede? Her maçta sürekli rakiplerinden daha çok koşan bir Konyaspor'dan sürekli rakiplerinden daha az koşan ve fizik kalitesi düşük bir Konyaspor'a geldik.

Daha lig başlamadan bu sezonun fırsat sezonu olduğunu, iyi bir başlangıçla Konyaspor'un çok iyi yerlerde olacağını yazılarla ifade etmeye çalıştım. Aradan iki buçuk ay geçti Rıza Çalımbay kaçan fırsatın yeni yeni figanını tutuyor. Bu durumda aklıma vizyon meselesi geliyor.

Takımın antreman yapmadığı, Beden Eğitimi dersi kıvamında çalışmaların olduğu, futbolcular ile Rıza Çalımbay'ın uyuşmadığı ve takım içinde guruplaşmaların olduğu söylentilerinin yaygınlaştığı Konyaspor'da sorunlar görünenden daha büyük olduğu ve Rıza Çalımbay'ın bu sorunları çözme becerisi göstermekten ziyade sorunların artmasını engelleyemediği, sorun çözme becerisinden uzak olduğu anlaşılıyor.

Bu takımı ben geçen sezonla karşılaştırmam. Daha önceki iki sezon bu takımın nüvesidir. Yakalanan oturmuş, işleyen ve başarı yakalanmış, sonuç alıcı bir sitem vardı. Gelen teknik direktörler ne hikmetse hazır bu siteme sadık kalarak eksik yönleri geliştirmek yerine kendi fantezilerini dikte ettiler. Tabii ki Rıza Çalımbay da bunların en sonuncusuydu.

Başka yönü ile takım kalitesi eksikliğinden, kaliteli futbolcu yokluğundan ziyade iyi çalıştırılamayan, belli bir sisteme bağlı oyun tarzını oluşturamamış, her ne kadar bir ara çok iyi takım olmayı becerebilen futbolcuların yoğun olduğu ama bugünlerde futbolcuların birbirini anlayamadığı, takım oyunundan uzak bir takım olarak tarif edebileceğim Konyaspor var. Bu da tamamıyla teknik ekibin görev alanına giren bir konu…

Evet bariz hata yapan futbolcular kesiliyor. Selim Ay'ın Göztepe maçında kesildiği gibi… Ve bariz hata yapan bir Rıza Çalımbay gerçeğiyle başbaşayız. Sadece mağlubiyete bakarak bariz bir hata değil, rezalet bir mücadele ile alınan bir mağlubiyetten dolayı bariz bir hatadan bahsetmek mümkün…

Selam ve dua ile…