Ramazan Etkinlikleri

Ramazan ayı münasebetiyle her yıl birçok programlar olur, iftarlar yapılır, konserler verilir, Ramazan eğlenceleri adı altında vatandaş eğlendirilirdi. Bu Ramazan ayında ne belediyelerimizden ne de diğer kurum ve kuruluşlarımızdan herhangi bir duyuru ile iftar organizasyonu yapılmıyor. İlk gün Valilik öncülüğünde Şehit aileleriyle birlikte bir iftar programı düzenlendi. Sonrasında herhangi bir program olmadı. Açıkça ifade edeyim bu tür Ramazan etkinliklerine, gereksiz iftar programlarına, sadece Ramazanlarda kendisini Konya'da ağırladığımız yazar ve sanatçıların boy gösterdiği etkinliklere karşıyım. Gerçekten vatandaşa soruyoruz "bu etkinlikleri nasıl buluyorsunuz?” diye. Ramazan'ı hakkıyla yaşamak konsere gitmek, nargile içmek değil. Bunu teşvik eden kim olursa olsun doğru değil. Valiliğimiz şehit aileleriyle iftarda buluşmuş. Bu anlamlı program harici fuzuli iftar programları son yıllarda artmıştı. Allah bazen imtihan süreçlerini verir bizlere. Bu süreçten sabır ve şükürle çıktıktan sonra geçmişte yaptığımız hataları tekrarlamamalıyız. Zor süreçlerdeyiz ama bu böyle gitmeyecek elbet. Daha ferah günlere kavuşacağız muhakkak. Bu günleri unutmamak adına yeniden eski adetlere dönmemeliyiz. Ailecek, komşularla veya arkadaşlarla gidilen bir teravih gibisi var mı? Bunun hazzını yaşamak ve çocuklarımıza yaşatmak yerine maalesef Ramazan eğlenceleri adı altında yıllarca sapma sapan yerlere götürdük çocuklarımızı. Bu arada "Gül İftarları” adıyla bu şehrin gariplerine verilen iftar yemekleri için, Ramazan ayının o ruhunu yansıtan iftar programı düzenleyerek Ahilik edebiyle yardımlaşan esnaf kardeşlerimizi yürekten kutluyorum.

 

İstanbul seçimlerinin yenilenecek olmasıyla birlikte herkes tarafını seçiyor. CHP ve ittifaklarının kararı net. Sosyal medyalarında, bulundukları ortamlarda çatır çatır propagandalarını yapıyor. Ancak AK Parti cenahında nedense sessizlik hakim. Eskiden seçimlerde her gün paylaşım yapanlar neden sessiz. Bunun üç nedeni var; 1. Si AK Parti'de ki metal yorgunluk sadece teşkilatlara değil vatandaşa da sirayet etmiş, 2. Si İstanbul seçimleriyle ilgili kafalarda soru işaretleri var. 3'üncüsü artık AK Parti teşkilatı da, seçmeni de ard arda yapılan seçimlerden bıktı. Tabi ki bunlarla birlikte ekonomik daralmayı da görmezden gelemeyiz. AK Parti iktidarı buyunca savunma pozisyonunda oldu ve buda kolay değil. Siyasi tarihimiz boyunca iktidarlar çok hızlı yıpranmış yada yıpratılmış. Aylık değişen hükümetler olmuş düşünün. Ona rağmen hala iktidarda ve en büyük iktidar adayı ise Hala yeniden rüzgarı tersine çevirecek güm ve irade vardır diye düşünüyorum. Bu bir algı ve rüzgar işi. İnanın bunu bir siyasi tarafgirlik olarak algılamayın. 31 Mart'ta ki seçmen kitlesi hiç iradesini değiştirmeden aynı partiye oyunu kullanacak olsa ben açıkçası Binali Bey'in rahat kazanacağı fikrindeyim. İstanbul'da sadece belirli sandıklarda yapılan itirazların kabul edilmesiyle 29 Bin olan fark 13 Binlere kadar düşmüş. Yani İstanbul geneli böyle bir durum varsa ki yapılan itirazlara ve gerekçelerine bakıyoruz evet böyle bir durum söz konusu. O zaman kim hak ettiyse başkanlığı bu seçimde hakkıyla alsın. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları