Karşı Mahallede Kavga Var

Demokrasinin en büyük temsilcisi Kılıçdaroğlu parti içinde ki muhalif sesleri Demokrasi dilini kullanarak iyi bir ders verdi "Partiden atarım". Mahalle karışık bu aralar. 367 garabetiyle adaylığını engellemeye çalışılan ve en büyük rakipleri AK Parti'nin kurucularından olan, Başbakanlık, Dışişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı yapmış Abdullah Gül'ü aday göstermeyi dillendirecek kadar da akılları karışık. Abdullah Gül'ün liderliğinde Ahmet Davutoğlu, Bülent Arınç, Abdüllatif Şener'le yeni bir hareketin başlayacağını umut edecek kadar karışık. Abdüllatif Şener'i bir kenara bırakırsak diğer isimlerin böyle bir oluşum içinde olamayacağını bilmiyorlar mı? Dedim ya kafa karışık olunca bir karışıklıkta karşı mahallede olur mu acaba diye düşünmüşler olsa gerek. Gelelim CHP'ye. Deniz Baykal, Muharrem İnce, Selin Saye Böke, Fikri Sağlar. Bu isimler mahalleyi kurtarma adına acaba ne yapacak? İlk olarak partinin başındaki isimden  kurtulmaları gerekiyor. Oldukça zor. Baykal'ın geçmişi yakasını bırakmayacaktır. Muharrem İnce parti içinde ki çıkışları ve parti içinde pekte sevilmemesi işinin zor olduğunu gösteriyor. Diğer iki ismin partiyi hareketlendirecek bir vizyonu görünmüyor. Yani Demokrat! Kılıçdaroğlu ile yine yola devam edilecek. Kurultay Fatihi Kılıçdaroğlu'nun yine galip geleceği aşikar görünüyor. 2019 yılına kadar bu tartışmalar zaman zaman gündeme gelecektir. Üst akıl dedikleri baktı ki bunlardan bir cacık olmayacak yeni bir projeyi sahneye koymaya hazırlanıyor. Bu süreçteki yeni projenin şifrelerini Baykal verdi. Birlik olup  AK Parti'yi bitirmek mümkün görünmüyor. Parti'nin eski yüzlerini yada kırgın partilileri bir araya getirip  Ak Parti'yi, AK Partililerle yıkmayı hedefliyorlar. Daha iki yıl varken Baykal'ın çıkışı boşa değildi. Erdoğan'ın partinin başına geçmesiyle AK Parti'de muhakkak bir heyecan ve yenilenme süreci yaşanacaktır. Yeni küskün grubu oluşturulmadan birlik yeniden tesis edilirse 2019'da Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk başkanı bir AK Partili olacaktır. Burada fitnelere, söylemlere, niyet okumalara, gıybet - dedikoduya dikkat edilmeli. Ülkemiz bu kadar zor bir süreçteyken, 2002 yılından bu yana çileyle, engellemelere rağmen bir çok projeyi hayata geçirmişken,  her şeyden önemlisi Yeni Türkiye'nin temellerini atmışken şahsi ve nefsi duygulara kapılıp birilerinin projelerine alet olmanın hesabı ağır olur. Hem bu dünya'da hem de Ahiret'te.  Eyvallah...


Yazarın Diğer Yazıları