“HAYDİ KONYA ESNAFINA DESTEK OL”

Uzun süredir salgın illetiyle mücadele ediyoruz. 1 Yıl geçti ne azaldığı var ne geçtiği var. Bu süreç hepimizi gerçekten çok yordu. Yaşlısından çocuğuna kadar hepimiz çok etkilendik. Ömrümüz boyunca ilk kez tanıştığımız bir salgınla karşı karşıya geldik. Tabi bu sürecin en büyük etkisi ekonomi alanında yaşanıyor. Tüm Dünya'da olduğu gibi ülkemizde kendine düşen payı fazlasıyla almış durumda. Üretim yapan firmalar bir nebze olsun işlerini yürütüyorlar, gıda sektöründe de her hangi bir sıkıntı görünmüyor. Ancak esnaf gerçekten ciddi bir krizle karşı karşıya. Kantinciler, lokantacılar, kafe işletmeleri, servis şoförleri, kırtasiyeciler, okul kıyafeti satan esnaflar bu süreçte ciddi yara aldı. İşsizler ordusuna belki de kayıtsız on binlerce insan katıldı. Ödenemeyen kiralar, verilemeyen maaşlar, vergiler, sigortalar derken yük ağırlaştı. Devletimiz yeni bir yapılandırma sundu bu süreçte. Mükelleflere avantaj sağlayacak bir yapılandırma oldu ancak uzun zamandır ekonomik krizle uğraşan esnaf önümüzde ki süreçte de bu durgunluğu yaşayacağı söyleniyor. Yapılandırılan ödemeler nasıl yapılacak? Zaten işi olmayan esnaf ödeyemediği için borçlarını yapılandırırken gelen taksitleri nasıl ödeyecek? Evet sadece bizde olan bir sıkıntı değil Dünya'nın yaşadığı bu sorun önümüzde ki 6 ay daha devam edeceği öngörülüyor. Bu durumda sitem edip şikayet etmek yerine nasıl bir yol izlemek gerektiğini düşünmeliyiz. Bu süreçte Konya Büyükşehir Belediyesi ve Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin ortak projesi olan "HAYDİ KONYA ESNAFINA DESTEK OL” kampanyasını açıkçası çok önemsiyorum. Alışverişleri bu dönemde en azından kendi esnafımızdan yapmalıyız. Yerli ürünlerin tercihi de önemli diye düşünüyorum. Bizde ki marka hastalığının önüne bir geçebilsek inanın bu şehrin esnafı da hem kalkınacak hem de daha kaliteli ürünlerle satış yapacak. Bu anlayış sadece kriz dönemlerine ait olmamalı. Yaşantımızın her döneminde buna önem versek çok daha faklı bir durum çıkacak ortaya. Kıyafetten, hediyelik eşyaya, gıdadan, sosyal mekanlara kadar tercihimiz yerli olmalı. Çünkü buraların kalkınması şehrimizin kalkınması demek. Buraların kalkınması ülkenin kalkınması demek. Almanlar, Fransızlar, İtalyanlar gibi Avrupa'nın önde gelen ülkelerin vatandaşları önceliği kendi ürettikleri ürünlere yer verirken bizim ABD yada Avrupa menşeli kafeleri yada kıyafetleri tercih etmemiz ne kadar doğru? Halbuki en az onlar kadar kaliteli üretilen mallarımız var. Bu pandemi bir milat olmalı bizim için. Her kriz bir fırsattır derken işte bizim için fırsat bu olmalı. Bu bir tercih meselesi diyorsak evet tercihimiz kendi insanımız olmalı. Şayet kendi insanımıza bu zor günlerde destek olamazsak emin olun ülke tamamen yabancıların ürettiği yada bize dayatılan markalardan geçilmeyecektir. Herkes taşın altına elini koymalı. Her şeyi devletten, belediyelerden bekleyen bir anlayışı da bitirmemiz gerekiyor artık. Tabi ki devlet vatandaşına gereken kolaylığı ve esnekliği tanıyacaktır lakin biz ne yapacağız diye düşünmeliyiz. Elbette bu günlerde geçecek. Özlediğimiz hasret kaldığımız zamanlara mutlaka geri kavuşacağız. İşte bu zamanlar geldiğinde arkamızda bir enkaz kalmamalı. Toparlanacağız hep birlikte. Memurumuzdan, emeklimize, esnafımızdan tüm kurumlarımızla el ele vererek en az hasarla atlatmamız gerekiyor bu dönemi. Neslimize örnek, geleceğimize umutla bakma için "HAYDİ KONYA ESNAFINA DESTEK OL” Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları