Buda Bizim İmtihanımız

Payitaht dizisini takip ediyor musunuz bilmiyorum ama takip etmiyorsanız kesinlikle tavsiye ediyorum. Bir diziden ziyade o dönemin gerçeklerini anlatan tarih dersi gibi. Yapılan tüm oyunlara karşı Abdülhamit Han'ın nasıl bir siyaset izlediğini görebilirsiniz bu dizide. Bakıyorum da o dönemden, bu döneme değişen fazla bir şey yok. İsimler değişmiş olsa da, oyunlar hemen hemen aynı. Değişen sadece araçlar olmuş. Bir lider ki bir şiirle hapse atılmış, hapisten çıkmış siyasete soyunmuş ancak siyasi yasaklara mazur kalmış, genel başkan ama başbakan olamamış, yaptığı her düzenleme cumhurbaşkanı tarafından iade edilmiş, e muhtıra, parti kapatma davası, Gezi olayları, MİT krizi, 17-25 Aralık operasyonu, Hendek olayları, 15 Temmuz darbe girişimi... Bu saydıklarım sadece bizim bildiklerimiz. Perde arkasında nelerin yaşandığını bilmiyoruz. Bu sürece kolay gelinmedi. Tüm bu kumpaslar ve engellemelere rağmen Türkiye'nin 15 yılda geldiği nokta belli. Bu coğrafyada yurt tutmuş tüm devletler tarih boyunca rahat bırakılmamış. Selçuklular, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti. Bizim en büyük şanssızlığımız bulunduğumuz coğrafya, üslendiğimiz misyon yada düşmanlarımızın fazlalığı değil. Bizim şanssızlığımız CHP gibi bir zihniyetin varlığı. Nasıl bir zihniyet mi? Milli olamayışları, millet tarafında olmayışları, batı hayranlığı, adalet ve hürriyet adı altında sadece kendilerine imtiyaz gördükleri haklar. Abdülhamit döneminde de bu taleplerle başkaldırmadılar mı? Peki sonrasında bu hürriyet abideleri mandacılığı savunacak duruma gelmediler mi? Tarihin yazacağı önemli süreçlerden geçiyoruz. Tarih sayfaları vatan için el ele ittifak edenleri de yazacak, içimizdeki İrlandalıları da. Belki de bu dönemdeki imtihanımızdır budur. İmtihan çetin ancak bizde kolay lokma değiliz. Eyvallah…


Yazarın Diğer Yazıları