Afrika’daki ineklerle -çayırlar arasında “feedback” bağlantısı kurulmuş. Çayırların üst üste bol ve gür olduğu yıllarda inek nüfusu artıyor, bütün arazi yabani ineklerle dolup taşıyormuş. Sığırlarca çoğaldıkça çiğnenmekle tahrip olan çayırlar gittikçe azalıyor, artan sığır nüfusunu besleyemez hale geliyormuş. Yiyecek sıkıntısına düşen sığır sayısı giderek azalmaya başlıyormuş. Sığır nüfusu azaldıkça da çayırlar yeniden çoğalıp gelişiyor her yeri kaplıyorlarmış.
Tarih boyunca insan nüfusunun seyrine baktığımız zaman aşağıdaki grafiği görüyoruz.
İnsan nüfusu yaratılıştan 1800 yılı başlarına gelindiğinde ancak 1 milyarı bulurken son 200 yılda 6 milyar artmıştır. İnsanlık on bin yılda 1 milyarı ancak bulurken şimdi her on yılda 1 milyar artmaktadır. İnsan popülasyonu 182 yılda 7 kat artmıştır. Yaklaşık 4.5 milyar yıllık yaşam tarihinde biyo-sistem sadece son 30 yılda hızla yok olma sürecine girdi. Önlenemez bir hızla artan çeşitli kirlenmeler ve yüzlerce yıl sürecek atıklar nedeniyle tüm canlı türleri ve tabii yaşam ortamları birbiri ardına hızla yok oluyor.
KAYNAKLAR HIZLA TÜKENİYOR!
Biyolog Prof. Dr. Barbaros Çetin’in verdiği bilgilere göre, ilk kitlesel yok oluş günümüzden yaklaşık 440 milyon yıl önce gerçekleşti. 5. Kitlesel Yok oluş bundan 65 milyon yıl önce gerçekleşti. Dinazorların 150 milyon yıllık süren egemenliği son buldu. 4.5 milyar yıllık zaman dilimin sadece son 200 yıllık dönemde her şey altüst oldu ve 1980li yıllardan beri gezegenimizin kendini yenileme gücü artık kalmadı. 7 milyar insan, 4-5 milyar hayvanlar alemi, milyonlarca fabrika, otomobil, uçak, deniz ulaşım araçları, iş makineleri, yaklaşık 50 milyar canlı ve cansız sistem her gün milyonlarca ton atıkları dünya ekosistemine bırakıyor. Bu kadar ağır yükün altında gezegenimiz S.O.S veriyor, Mezarlarda CESETLER ÇÜRÜMÜYOR. Acaba insanlığı da “AFRİKA İNEKLERİ” nin akıbeti mi bekliyor?Erişmeye çalıştığımız “BATI MEDENİYETİ” insanlığın sonunu mu hazırlıyor?
