KUR’AN VE İNSAN
PAMUK
Galibiyete Ciddiyetsizlik Yakışmadı
Ya 3 T’li (Tespit-Tenkit-Teklif) Konuşun, Ya da Ebediyen Susun!
Hüyük’te Turizm Bayramı
Aynı Depremi Bin Kere Yaşamak
İNSANA YATIRIM YAPMAK
NAMAZIM, HER TÜRLÜ İBADETİM, HAYATIM VE ÖLÜMÜM ALLAH İÇİNDİR
TÜRKİ CUMHURİYETLERİN JEOPOLİTİK KÖRLÜĞÜ
Dilli şeytan
REZİLLİK DİZ BOYU
Altın Bitcoin dâhil hiçbir rakip tanımıyor…
Mart Ayı Satış Rakamları Açıklandı!
İRAN – ABD İLİŞKİLERİ
Ramazan’da Sağlıklı Beslenme Önerileri
ÇUMRA KARKIN’DA TANDIR EKMEĞİNİN SICAK YOLCULUĞU
KIZILDERELİ KATLİAMI
Acı nedir bilir misiniz?
İletişim, hayatımızın artık vazgeçilmez bir parçasıdır. İletişim olmadan çevremizi takip edebilmek ve düşüncelerimizi aktarabilmek imkânsızdır. İletişim, iki kişinin birbirini fark ettiği anda başlar. Zihnimiz ve duygularımız devreye girer ve düşünmeye karar vermeye odaklanırız. Durum böyleyken düşüncelerimizi aktarabildiğimiz en etkili yöntem sözlü ve yazılı iletişimdir. Sosyo-kültürel yaşam bizi birbirimizle sözlü ve yazılı iletişime gerekli kılmıştır.
İnsanların anlaşılma ve birbirini anlama çabası, bir şeyler öğrenme ve öğrendiklerini paylaşma; toplumda iletişim faktörünün eylemlere dökülmesine yol açmıştır. Bir tarihte kendini ilk dumanla iletişim olarak gösterirken, daha sonraları yerini, kuşa mektup bağlamaya bırakmış ve günümüzde de yerini basın-yayın organlarının gelişmesine bırakmıştır. Toplumların, bireylerin birbirlerinden her konuda beslenmesi ve ilerlemesi demektir. Toplumların aydınlanması, fikir alışverişinin olmasında ve düşüncelerin özgürce ifade edilebildiği toplumlarda gerçekleşir. İletişim, topluma kan pompalamak gibidir; her konuda bilgilendirir. Toplumun tüm kültürel, maddi ve manevi değerlerini aşılar, yayar. Okuyan haberdar toplum demek, her şeye hazır uyanık toplum demektir. Ülkede, gelişmiş bir medya ve basına sahip olmak demek, dar ve karanlık bir koridorda yürümek yerine tavanla ve duvarlarla sınırlandırılmamış bir alanda güneş ışığıyla yürümek demektir. Tabii ki medya ve basının bu ilerlemeye katkısı her zaman olumlu olmamakla birlikte bazen zarar verebilir. Olayları olduğu gibi, objektif bir şekilde aktarmak yerine taraf olmak habercilik düsturuna uygun olmamakla beraber, insanların yanlış yönlendirilmesi sonucu topluma büyük zararlar verebilir. Basın-yayın sahip olduğu bu gücü kötüye kullanmamalı, insanların karar mekanizmalarını ve iradelerini yanlış yöntemlerle etkilememelidir. Zira yanlış tohum yanlış ürün demektir. Geriye elde kalan beyhude harcanmış bir zamandır. Basın ve yayın son derece etik ve objektif bir şekilde görevini yapmalıdır. Önemi büyüktür. Toplum, basın-yayın sayesinde özgür bir düşünce ortamında, doğru haberlerin ışığında daha bilinçli ve aydınlık bir hal alır. İnsanlık her şeye hâkimdir ve basın-yayın sayesinde kararlarda irade sahibidir. Kısa zaman diliminde tüm dünyada olup bitenleri basın-yayın sayesinde bilme imkânına sahiptir. Bilişim çağında olmamızla birlikte bu imkân daha da gelişmiş olup, her şey internet sayesinde artık elimizin altında.
Ülkemizde zihinler düşündükçe, kalemler yazdıkça, gazeteler basıldıkça ve medya konuştukça bilgiler, fikirler tükenmeyecektir. ‘Kullandıkça’ tükenmeyen tek şey paylaşılan bilgidir. Yeni Konya Gazetemiz bu yolda 66 yıldır yürüyor. Özgür bir düşünce ortamında kalmak dileğiyle..
Cemreler
Cerablus Ve Türkmenler
Hoca Ahmet Yesevi
Selçuk Üniversitesi Ve Rektörü
Nazarbayev Türkiye’ye Geliyor
Bir Öğrencimin İtirafları
Erken Kurban Bayramı
Zanaatkarlara Hasretiz
Bayrağımda Kan Sesleri
Al Bayraktan Gök Bayrağa Selam Olsun