E-gazete
Dünyada yaşanan vahşeti belgeleyen onlarca gazetecinin bilerek hedef alındığı ve öldürüldüğü bu zamanda basının özgür olmadığı ama adına özgürlük denilen gün: 3 Mayıs
Basının demokrasiyi korumaktaki rolünü vurgulamak, etik gazeteciliği ön plana çıkarmak ve dünyada basının sansür edildiği ülkelere mesaj göndermek için her yıl 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanıyor. 
3 Mayıs tarihi her ne kadar özgür basın günü olarak kutlansa da basına uygulanan sansür ve gazeteci cinayetleri hala gündemde…
Bugün Gazze'de yaşananları Dünya kamuoyuna duyurmak için bölgede görev yapan 144 gazeteci hayatını kaybetti. İsrail sadece sivilleri değil yaptığı katliamları gizlemek için pervasızca gazetecileri hedef aldı. 
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla Anadolu Medya Grup Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ahmet Özer de bir mesaj yayımladı. Özer mesajında Gazze'de katledilen gazetecileri işarete ederek yaşanan cinayetlere Batı dünyasının sesiz kaldığını ifade etti. Özer, mesajında şu ifadelere yer verdi  "Hepimiz biliyoruz ki, basın demokratik hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru, haber alma ve yayma özgürlüğünün en etkili aracıdır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 1993 yılında aldığı bir kararla tüm dünyada Basın Özgürlüğü Günü olarak kutlanıyor.  Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile basın özgürlüğü güvence altına alındı. Bu özgürlük her ne kadar yasal olarak güvence altına alınmış olsa da bugün Gazze'de yaşanan katliamı saklamak için İsrail güçlerince yüzlerce gazeteci bilerek hedef alınarak öldürüldü. Dünyanın gözü önünde yaşanan vahşeti gizleme adına yapılan bu cinayetlere batı medyası başta olmak üzere Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve kararı alan Birleşmiş Milletlerden de ses çıkmıyor. Özellikle Batı medyasında Gazze konusunu işleyen gazetecilerin işine son veriliyor, protestoları görüntüleyen muhabirler gözaltına alınıyor. Tarihin en büyük gazeteci cinayetinin yaşandığı Gazze'de basına sansür uygulanmasını ve gazetecilerin hedef alınarak öldürülmesini şiddetle kınıyoruz.”