E-gazete
Günlük yaşamımızda hareketsizliğin artmasıyla birlikte, kalp sağlığına yönelik endişeler de büyüyor. Yeni bir çalışma düzenli egzersiz yapanlarda bile günde 10 saat veya daha fazla hareketsiz kalmanın kalp yetmezliği riskini önemli ölçüde artırabileceğini ortaya koydu.
Bu bulgu, sadece fiziksel aktivitenin değil, aynı zamanda hareketsizliği azaltmanın da kalp sağlığı için kritik öneme sahip olduğunu gösteriyor.
90 bin kişinin sağlık verileri incelendi!
ABD'deki Massachusetts General Hospital'da yapılan kapsamlı bir araştırmada, 90 bin kişinin sağlık verileri incelendi. Katılımcıların bileklerine takılan ivmeölçerlerle 7 gün boyunca takip edilmesi sonucu, hareketsiz kalma süresi ile kalp hastalıkları arasındaki ilişki detaylı bir şekilde analiz edildi.
Araştırmacılar, atriyal fibrilasyon, miyokard enfarktüsü ve kalp yetmezliği gibi kalp hastalıklarının riskini artıran en önemli faktörlerden birinin hareketsizlik süresi olduğunu tespit etti. Özellikle günde 10,5 saatten fazla hareketsiz kalan bireylerde kalp yetmezliği ve kalp hastalığına bağlı ölüm riski ciddi şekilde yükseliyor.
Kalp sağlığınız için kırmızı alarm!
Çalışma, haftalık 150 dakika orta şiddetli fiziksel aktivite önerilerine uymasına rağmen, hareketsiz kalma süresi uzun olan bireylerde kalp yetmezliği riskini ortadan kaldırmadığını gösteriyor. Bu durum, fiziksel aktivitenin yanı sıra hareketsizliği azaltmanın da kalp sağlığı için eşit derecede önemli olduğunu vurguluyor.
Hareketsizliğe karşı mücadele çağrısı
Araştırmacılar bu bulguların ışığında halk sağlığı politikalarının hareketsizliği azaltmaya yönelik adımlar atması gerektiğini belirtiyor. Günde 10,6 saatten fazla hareketsiz kalmamanın kalp sağlığı için asgari bir hedef olarak kabul edilebileceği ifade ediliyor.
Brown Üniversitesi Aile Hekimliği Bölümü'nden Dr. Charles Eaton, bu çalışmanın hareketsiz yaşamın sağlık üzerindeki tehlikelerine dair güçlü kanıtlar sunduğunu belirterek, insanların daha fazla hareket etmeye teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Yeni araştırma, hareketsizliğin kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Düzenli egzersiz yapmanın yanı sıra, oturma sürelerini azaltmak ve daha aktif bir yaşam tarzı benimsemek, kalp sağlığımızı korumak için hayati önem taşıyor.
Bu bulgular, hem bireylerin hem de sağlık profesyonellerinin hareketsizliğe karşı daha bilinçli olmasını ve gerekli önlemleri almasını gerektiriyor.
(Berna Ata)