E-gazete
Şaşılık her yaş grubunu etkileyebilen, çocuklarda görülme oranı daha yüksek olan bir göz sağlığı problemidir. Gözler arasındaki paralelliğin bozulmasıyla karakterize olmuş bu hastalığın, kontrol altına alınması gerekir. Aksi takdirde şaşılık derecesi artarak kişinin 3 boyutlu görme yeteneğinde azalma görülebilir veya göz tembelliğiyle karşılaşma riski artabilir. Şaşılık tedavisinde hastanın durumuna göre öncelik gözlük tedavisine ve göz egzersizlerine verilir. Ancak bazı durumlarda bu tedaviler için geç kalınmış olabilir veya tedaviler yeterli etkiyi göstermeyebilir. Bu noktada göz hastalıkları uzmanı hasta için şaşılık ameliyatını önerebilir.
Şaşılık ameliyatı bebeklik döneminden itibaren her yaş grubuna uygulanabilir. Bebeğin ilk 6 ayında gözlerinde kayma görülmesi normal kabul edilen bir durumdur. Göz kaslarının gelişimini tamamlanmasıyla birlikte, gözler arasındaki koordinasyon da geliştiğinden, bu şikâyet ortadan kalkabilir. Bu durum yalancı şaşılık olarak adlandırılır. Ancak göz kaymasının geçmediği, hatta bazı durumlarda ilerlediği noktalarda, kalıcı şaşılık problemi söz konusudur ve tedaviye başvurulmalıdır. Şaşılığın temelinde yatan ana nedene göre tedavi planlaması yapılır. Hipermetrop, astigmat veya miyop gibi kırma problemleri nedeniyle şaşılık gelişmesi halinde gözlük tedavileri etkili bir yöntem olabilir. Ancak gelişim bozuklukları, genetik faktörler veya göz veya göz çevresinde kalıcı hasar yaratan bir travma sonrasında hekiminiz direkt olarak ameliyat önerebilir.
Şaşılık ameliyatı bebeklik döneminden itibaren uygulanabilen bir ameliyattır. Özellikle erken teşhis edilen durumlarda erken müdahale, çocuğun göz gelişiminin ideal bir şekilde tamamlanmasını destekleyebilir.
Ameliyata karar verilmesi halinde ameliyat öncesinde bazı hazırlıkların yapılması gerekir. Öncelikle hekim çeşitli kan testleri talep ederek bebeğin veya yetişkin bireyin genel sağlık durumunu değerlendirir. Ameliyat öncesinde detaylı bir göz muayenesi yapılarak şaşılığın derecesi ve yönü belirlenir. Benzer bir şekilde ortoptik muayene yaparak göz kaslarının hareketliliği de değerlendirilir. Bu sayede hangi kaslar üzerinde işlemler yapılacağı önceden kararlaştırılabilir.
Ameliyat öncesinde hasta gözlük veya lens kullanıyorsa belirli bir süre öncesinde bu kullanımın bırakılması gerekebilir. Doktorunuz gerekli bilgilendirmeyi sağlayacaktır.
Şaşılık ameliyatı 1 ila 2 saat aralığında süren, ameliyathane ortamında gerçekleştirilen bir cerrahi işlemdir. Genellikle dikişsiz yöntemin uygulanması yaygın olduğundan, ameliyat sırasında göz veya göz çevresinde herhangi bir kesi açılmaz. Uzmanlık gerektiren bu ameliyat dahilinde göz kasları üzerinde işlemler gerçekleştirilir. Gözde bulunan 6 kasın boyutlarının uzatılıp kısaltılmasıyla kaslar arasında eşitlik sağlanması hedeflenir. Bu sayede kayma şikâyeti giderilebilir.
Ameliyat çocuklarda genel anestezi, yetişkinlerde ise lokal anestezi etkisi altında uygulanabilir. Ameliyat sonrasında hasta birkaç saat müşahede altında tutulur ve ardından taburcu edilir.
Ameliyat sonrasında ilk bir gün ameliyat gerçekleştirilen göz kapalı tutulur. Ertesi gün, doktor tarafından yapılan muayene sırasında göz açılır ve göz çevresi temizliği sağlanır. İşlem sırasında herhangi bir dikiş atılmadığından dikiş aldırma veya düzenli pansuman yapma gibi bir ihtiyaç söz konusu değildir. Ancak doktorun önerileri dahilinde göz ve göz çevresi hijyenine dikkat edilmelidir. Bu sayede enfeksiyon kapma riski gibi çeşitli komplikasyon riskleri minimum düzeye indirilebilir. Ameliyat sonrasında gözde batma veya kızarıklık görülmesi normaldir. Bu durum doktor tarafından reçete edilen göz damlaları ve ilaçlar ile kontrol altına alınabilir.
Ameliyat sonrasında şaşılık probleminden kurtulmak ve sağlıklı bir iyileşme süreci sağlamak için öncelikle alanında uzman bir göz hastalıkları uzmanından destek alınmalıdır. Doğru müdahaleler ve bakım sürecine de dikkat edilmesiyle, ameliyat süreci başarılı bir şekilde atlatılabilir.