E-gazete

ANASAYFA GÜNCEL KONYA EKONOMİ SPOR SİYASET EĞİTİM YAŞAM DÜNYA KÜLTÜR-SANAT SAĞLIK TEKNOLOJİ İLAN RESMİ İLANLAR YEMEK

Narin Güran davasında 2. gün! Duruşma amca Salim Güran’ın savunmasıyla başladı

27 Aralık 2024 Cuma 10:17
Narin Güran cinayeti davasında 2. duruşma bugün kaldığı yerden amca Salim Güran’ın savunmasıyla başladı. Öğleden sonra salona yalnızca 15 aile üyesi alınacak.

Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında çuvalda cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayeti davasında ikinci duruşma bugün kaldığı yerden devam ediyor.

AİLE YAKINLARI İÇERİ ALINMADI

Dünkü duruşmada açıklanan mütalaada 4 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep eden savcı, "Herkes suç ortağı. 'İyi hal'e yer yok. Aile, polisleri yanlış yönlendirdi" ifadelerini kullandı. Mütalaanın ardından salonda arbede yaşandı, tutuklular salondan çıkartıldı. Bugün ise salon düne göre çok sakin. Yaşanan arbede nedeniyle aile yakınları içeri alınmadı.

GELİŞMELERİ DAKİKA DAKİKA AKTARIYORUZ

2. gün amca Salim Güran'ın savunmasıyla başladı. 

Salim Güran, savcının ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemine karşı savunmasını yapıyor.

Salim Güran: Her sabah olduğu gibi tarlaya gittim. Mehmet Selim ve oğlu Ramazan ile birlikte. Ardından Bağlar tarafındaki sağlık ocağına gittim. Hükümet Konağı'nın karşısında bulunan bankadan 4 bin lira para çektim ve çocuklara verdim. Daha sonra iki oğlumla çay ocağında oturdum. Ardından aynı istikametten köye döndüm. Petrolden benzin aldım ve eve geldim. Hava sıcaktı, klimanın önünde eşim ve iki oğlumla oturdum, yemek yedik ve dinlendim.

Salim Güran: Daha sonra yukarı tarlaya gittim, işlerime baktım. O sırada elektrikçiler geldi ve Mehmet Şerif'in arızasına bakmak için geldiklerini söylediler. Onların arabasıyla birlikte gittik. Pamukların kurtlandığını gördüm. Elektrikçiler ücret konusunu söyledi, ben de amcamın oğlu ile konuşmalarını istedim. Ramazan aradı, tarla işleriyle uğraşıyordu, yanına gittim. Orada bir süre oturduk.

"SABAHLEYİN BU VAHŞİYİ GÖRDÜM"

Salim Güran: Narin'in kaybolduğu saatlerde kızım beni arayıp durumu söyledi. Mehmet Selim gelmişti, onunla birlikte olay yerine gittik. Kalabalığı görünce herkesin ağladığını fark ettim. Komutanı aradım ve 'Abimin kızı kayıp, ekip gönderin' dedim. Ancak komutan izinde olduğunu söyledi. Bunun üzerine Sabri'ye söyledim, 'Okulun kamerasına bakalım, jandarma gelecek' dedim. Samet Hoca duydu. Sabri anahtarı getirdi, jandarmadan bir arkadaş geldi. Kamerayı inceledik, amcamın çocuklarının Narin ile yürüdüğünü ve patikadan yukarı çıktıklarını gördük. O bölgeye gittik, koyunların olduğu yere baktık, ama bir iz bulamadık.

Salim Güran: Gün doğmadan önce Barış kardeşimin evine gittik. Barış'ın eşi Yasemin bağırarak, 'Sabahleyin bu vahşiyi gördüm!' dedi. (Nevzat Bahtiyar'ı işaret ediyor.) Bunun üzerine, 'Neden bundan şüphelenmiyorsunuz?' dedim.

"KOLLUK KUVVETLERİ HEP AİLEYİ SUÇLUYOR AMA..."

Salim Güran: Kolluk kuvvetleri hep aileyi suçluyor ama kendileri eksik. Narin'in kaybolduğu saatten sonra neden kameralara bakmadınız? Bakmadılar sonra ailenin üstüne geldiler.

"BENİ MEDYANIN ÖNÜNE ATTILAR"

Salim Güran: "Beni medyanın önüne attılar. 'Kusma' dediler, 'kan' dediler. Kalktılar, 'battaniye' dediler. Petrolün kamerası var dedim, beni dinlemediler. Ömrümde cezaevi görmemişim, beni tutukladılar. O zaman cezaevindeydim, haberlerde N.B. adında itirafçı diyorlardı. Kim olduğunu düşündüm. Daha sonra televizyonu da elimden aldılar. Bir medya bu kadar kötü olamaz. Bir aile böyle yok edilemez. Hani kan? Hani kusmuk?"

"NEVZAT MEDYADAN KAN, DNA, HER ŞEYİ ÖĞRENMİŞTİ"

Salim Güran: Sonra 'Nevzat Bahtiyar' dedim. Narin'in cesedi bulundu. Yeğenimin mezarına gitmek istedim, ama bırakmadılar. Olayları izlediğim için televizyonu benden aldılar. Medya, bir aileyi yok etti. Beni neden tutukladılar? Eğer beni tutuklamasalardı, Nevzat itiraf edecekti. Nevzat yakalanınca, 'Salim Güran' dedi. Medyadan kan, DNA, her şeyi öğrenmişti.

Salim Güran: Kalktılar, beni tekrar adliyeye götürdüler. Nevzat sürekli ifadesinde 'araba' diyor, çünkü arabada DNA olduğunu biliyor. 'Araba ile gelmişim' diyor. 'Camdan verdi' diyor ama cam bozuk. 'Battaniye' diyor, medyadan duyduğu battaniyeyi söylüyor. Arabayı iki kez incelemeye götürdüler, bu kez saç bulundu. Yeğenim o arabaya binmiştir, zaten o araba benim değil. Herkes o arabayı kullanıyor.



NE OLMUŞTU?

Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üstü 30, 25 ve 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp, çalılıklarla gizlenmiş halde cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin tutuklanan 12 kişiden 4'ü hakkında Diyarbakır 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar hakkında, HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre olay anında aynı evde oldukları tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Davanın ilk duruşması, 7 Kasım'da görüldü. 3 gün süren duruşma sonunda mahkeme heyeti, ara kararını açıklayarak, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı 26 Aralık'a erteledi.

SANIKLAR, YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ EŞLİĞİNDE ADLİYEYE GETİRİLDİ

Dün başlayan duruşmada Salim Güran'ın işçisi 15 yaşından küçük R.A., pedagog eşliğinde adli görüşme odasında Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden dinlendi. Ardından Çoban A.A. ve Narin'in amcası Erhan Güran dinlendi. Baba Arif Güran duruşmada söz aldı, tutuklu sanıklar ve avukatlar savunma yaptı. Savcı 14 sayfalık mütaalasının özetini açıklayarak "Herkes suç ortağı. 'İyi hal'e yer yok. Aile, polisleri yanlış yönlendirdi" ifadelerini kullandı. Elde edilen veriler ve dosya kapsamındaki delillere bakıldığında sanıkların olay günü Arif Güran'ın evinde olduğunun belirlendiğini ifade eden savcı, Salim Güran, Yüksel Güran, Enes Güran ve Nevzat Bahtiyar hakkında iştirak halinde çocuğu öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istedi. Savcı, TCK'nın ilgili maddeleri gereği sanıkların cezalarında iyi hal indirimine gidilmemesini talep etti.

DÜNKÜ DURUŞMA 14 SAAT SÜRMÜŞTÜ

Mahkeme başkanı, dün 14 saat süren duruşmayı bugün sabah 09.00'a erteledi. Duruşma öncesi tutuklu sanıklar, cezaevinden yoğun güvenlik önlemleri eşliğinde çıkarılarak adliyeye getirildi.

İŞTE SAVCININ OKUDUĞU MÜTALAA

Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'inde görülen Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin davada savcılık, esas hakkındaki mütalaasında şu taleplerde bulunmuştu

Sanıklar Enes Güran ve Yüksel Güran, İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme suçundan, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 37/1 maddesiyle birlikte 82/1-d,e, 53/1 ve 63. maddeleri gereğince ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları talep edildi.

Sanıklar Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar, aynı suça ilişkin TCK'nın 37/1 maddesiyle birlikte 82/1-e, 53/1 ve 63. maddeleri gereğince ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları talep edildi.

TCK 62. Maddesi(Ceza indirimi): Sanıkların eyleminin niteliği ve yargılama sürecindeki tutumları dikkate alınarak ceza indirimi uygulanmamasına karar verilmesi talep edildi.

Cezaların ağırlığı dikkate alınarak sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi istendi.

Hak mahrumiyeti: Suçun niteliği nedeniyle TCK 53. madde gereğince sanıkların belli haklardan yoksun bırakılması talep edildi.

Cezanın mahsup edilmesi (Sanıkların gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin cezalarından düşülmesi istenmiştir)

Yargılama giderleri: 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 325/1 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin sanıklardan tahsil edilmesi talep edildi.

Erhan Güran'a ilişkin görüntüler: Van Kriminal Şube Müdürlüğü'ne gönderilen kamera kayıtlarının incelenmesi sonucunda görüntülerde yer alan şahısların, "kasten yaralama, tehdit, suçluyu kayırma, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçlarına ilişkin deliller taşıdığı değerlendirilmiş ve Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulması talep edildi.

DİĞER HABERLER