“En Büyük Sürpriz” Bizi Bekliyor Olabilir mi?
KİLAB-İ KONYA (KONYA’NIN KÖPEKLERİ)
MEDİTASYON
YILDIZLAR AKŞAM DOĞAR
DÜNYANIN ALGI YÖNETİM MERKEZİ; TOVİSTOCK
POZİTİF PSİKOLOJİ İLE KENDİNİ TANI
KOZMETİK CİLT YAĞLARI
ÖLDÜRÜLEN BİR ÖĞRETMEN VE BİR EĞİTİM SİSTEMİ
KULLANDIĞIMIZ TABİRLER VE İSLAMİ HASSASİYETİMİZ
Müfredata bilinçli eleştiri de eklensin
BEŞ ŞEY GELMEDEN BEŞ ŞEYİN KIYMETİNİ BİLMELİYİZ
Teknolojik Bir Mesele
Güvenli Araç ödemesi Ertelendi
TÜRKİYE SELÇUKLULARI VE KONYA KİTABI
Gerçekten ‘fahiş fiyat’ var mı?
RAMAZAN AYINDA SAĞLIKLI BESLENME
Deprem, çok yönlü bir imtihandır.
Deprem, bize çok acılar yaşatsa da aslında Allah'ın kevni bir ayetidir.
Deprem, en inançsız insanları bile karşı karşıya kaldıkları acziyet nedeniyle hayatı ve kâinatı sorgulamaya iter.
Deprem, insanoğluna Allah'ın sınırsız gücünü kavrama, kendi acizliğini idrak ve itiraf etme, tefekkür ederek yanlışlardan dönme fırsatı verir.
Deprem, Allah'ın sınırsız gücüne itaat etme, onun emirlerine uyma, yasaklarından kaçınma azim ve kararlılığını gözden geçirme ve kendine çeki düzen verme fırsatı sunar.
Deprem, Yüce Allah'ın bizlere kullanma kılavuzu olarak gönderdiği Kur'an'ı okuma, anlama, uygulama ve tebliğ etme görevlerimizi hatırlamamıza imkan sunar.
Deprem, devletten ferde depremin olacağını bile bile gerekli tedbirleri gerektiği kadar almamanın sorumluluklarını hatırlama ve kendimize çeki düzen verme imkânı verir.
Deprem, Allah'ın bize verdiği bir ceza değil, ahlakımızın düştüğü durum için bize tuttuğu bir aynadır.
Deprem, parayı, menfaati, zengin olmayı, para biriktirip yığmayı, insan hayatının önüne koyduğumuzu gösteren bir turnusol kağıdıdır.
Allah'ın Şura Suresi 30. Ayette ifade buyurduğu gibi "Başımıza gelen herhangi bir musibet ellerimizle işlediklerimiz yüzündendir.” Depremde yaşadığımız yıkım ve acılar da almadığımız tedbirler yüzündendir.
Her ne kadar devlet ve fertler olarak depremden bir kısım dersler almışsak da, bu dersler temel bir inanca dayanmadığı için şimdiye kadar olduğu gibi zamanla unutulup tavsayacaktır.
Devletin temel nizamına ve fertlerin hayatına Kur'an eksenli bir anlayış hâkim olmadıkça ne depremin yıkımları ile oluşan acılarımız, ne de toplumun diğer sorunları çözülecektir.
Zira; yaptığı her davranıştan Allah'a karşı sorumlu olduğu bilinciyle donanmamış hiçbir ferdi ve bu tip fertlerden oluşan bir toplumu kontrol edemezsiniz.
Herkesin başına bir polis dikemezsiniz. Diktiğiniz polise de bir polis, on da bir polis… Derken bu iş uzar gider.
Demem o ki; deprem özelinde de, genel olarak sosyolojik manada da Yüce Allah'ın bizlere kullanma kılavuzu olarak gönderdiği "Kur'an'ı hayatın merkezine koymak” gibi temel bir ihtiyaçla karşı karşıyayız.
Bunu başarmadıkça ne siyasi ne ekonomik ne sosyolojik ne siyasi ne de diğer problemlerimizi çözemeyiz.
Bu vesileyle 6 Şubat depreminde ölenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralananlara acil şifalar temenni ve niyaz ediyorum.
Rabbim Milletimize bir daha böyle felaketler yaşatmasın…
KULLANDIĞIMIZ TABİRLER VE İSLAMİ HASSASİYETİMİZ
AKŞENER NEYİ BAŞARDI?
IRAK ZİYARETİ NASIL OKUNMALIDIR
İRAN-İSRAİL TİYATROSU
“ALTA DÜŞTÜM DİYE ÜZÜLME, ÜSTE ÇIKTIM DİYE SEVİNME”
HEDEF NEDEN MOSKOVA?
ÇANAKKALE, “SİON KATIR BİRLİKLERİ” VE İSRAİL
CEM YILMAZ’IN RAKILI PAYLAŞIMI
CEM YILMAZ’IN RAKILI PAYLAŞIMI
DİZİLER VE UYUYAN RTÜK