E-gazete
Yaklaşık bir asır öncesine dayanan mesleklerini, her kuşakta eğitimle destekleyen ve ustalıklarını pekiştiren aile, yakaladıkları kalite standardıyla ürettikleri kombi kürüm, kültivatör, goble, diskaro gibi ürünlerini birçok ilin yanında yurt dışına da satıyor.
Ailenin, 66 yaşındaki ikinci kuşak ustası Selami Helvacılar, mesleği öğrendiği babasının 10 sene önce hayatını kaybettiğini söyledi.
Babasının çocuk yaşlarda öğrendiği mesleği ve kurduğu atölyeyi bugünlere getirmenin mutluluğunu yaşadığını belirten Helvacılar, işi iki oğluna devretmenin huzurunu yaşıyor.
İyi bir usta olan babasının teşvikiyle meslek lisesine gidip torna tesviye bölümü okuduğunu anlatan Helvacılar,
"Okulun da çok katkısını gördüm. Bilmediklerimizi öğrendik. Babam yaşlanınca işi bana bıraktı. Ben de çocuklarımı yetiştirdim. Çok zor şartlarda, kısıtlı imkanlarla güzel şeyler yaptık. Çalışmaya, çekici kaldırmaya gücüm yettiği gün başladım, çekici kaldıramayacak duruma gelinceye kadar çalışacağım çünkü bu iş bünyemize iyice sirayet etmiş, çalışmadan duramıyorum." dedi.
- "Biz kazandığımız paradan çok aldığımız takdire seviniyoruz"
Helvacılar'ın 37 yaşındaki makine mühendisi oğlu Mustafa da işi küçük yaşlarda öğrenmeye başladığını, eğitimini de buna göre şekillendirdiğini dile getirdi.
Dedesinden ve babasından öğrendiği ustalığı üniversite eğitimiyle pekiştirince çok güzel sonuçlar aldığına dikkati çeken Helvacılar, "Kendi makinemizi tasarlayabiliyoruz. Çizimlerini kendimiz yapıyoruz. Bilimsel ve teknolojik yöntemleri kullanıyoruz. Bu şekilde kalite artıyor. Ülkemize bir katma değer sağlamaya çalışıyoruz. Bugün yurt dışına bir ürün gönderdiğimiz zaman ilçemize döviz giriyor. Zamana ayak uydurup değişime açık olmazsanız bitmeye mahkumsunuz. Kendi patentli ürünlerimiz var. Mesela kombi kürüm dediğimiz makinemizin 15 yıldır uluslararası patent hakkı var. Kültivatör modellerimizin faydalı model sertifikaları var." diye konuştu.
Ülke tarımına katkı sunmanın gururunu yaşadıklarını vurgulayan Helvacılar, şöyle devam etti:
"Bizim ürettiğimiz makineleri çiftçiler, illaki almak zorunda. Bunu neden Almanya'dan ithal etsinler? Bugün bu ürünler yurt dışında çok daha yüksek fiyatlardan satılıyor. Aynı kaliteyi sununca çiftçimiz de dışarıdan almak zorunda kalmıyor. Türkiye'nin dört bir tarafına makine gönderiyoruz. Müşterilerimiz ürünü teslim alıp, bize memnuniyetini bildirince ülke tarımına verdiğimiz katkıyı anlıyoruz. Biz kazandığımız paradan çok aldığımız takdire seviniyoruz. Diğer taraftan da ithal gelecek ürünlerin önüne geçiyoruz."
Selami ustanın 43 yaşındaki makine teknikeri oğlu Hasan ise oğlunun da tatillerde atölyeye çalışmaya geldiğini, mesleği dördüncü kuşak olarak ona aktarmak istediğini söyledi.