Ege’de 28 Ocak’tan bugüne kadar 570 deprem meydana geldi

 Ege’de 28 Ocak’tan bugüne kadar 570 deprem meydana geldi
Ege Denizi’nde 28 Ocak’tan bugün saat 15.50’ye kadar 570 yer sarsıntısı kaydedildi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) verilerine göre, 28 Ocak'tan bugün saat 15.50 itibarıyla Ege Denizi'nde 570 deprem kayıtlara geçti.

Deprem fırtınası şeklinde gelişen bu aktivite sonucunda 1-2 arası 100, 2-3 arası 255, 3-4 arası 182 ve 4-5 arası 33 deprem meydana geldi. Şu ana kadarki depremlerin en büyüğü 4,9 olarak kayıtlara geçti.

Depremler, Santorini Adası'nın yaklaşık 25 kilometre kuzeydoğusunda artış gösterdi ve derinlikleri 5 ila 25 kilometre arasında değişti.

AFAD: Doğru bilgi için resmi açıklamalar dikkate alınmalı

AFAD, vatandaşları sosyal medyada dezenformasyon içerikli paylaşımlara karşı uyardı

Doğru bilgi için resmi kaynaklar tarafından yapılan açıklamaların dikkate alınması gerektiğine vurgu yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Ülkemizdeki bilim insanları ve araştırmacılar söz konusu sismik hareketliliği AFAD ile koordineli şekilde ve farklı açılardan (deprem, volkanik aktivite, tsunami vb.) değerlendirmektedir.

Vatandaşlarımızın sosyal medyada oluşabilecek dezenformasyon içerikli paylaşımlara itibar etmemeleri, doğru bilgi için resmi kaynakları takip etmeleri rica olunur. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz."

"Türkiye'de acil bir durum görülmüyor ama gelişmeleri yakından izliyoruz"

Uzmanlar, Santorini Adası'nda artan sismik hareketliliğin yanı sıra 28 Ocak'tan bu yana kaydedilen depremlerin İstanbul ve Anadolu'ya olası etkisi hakkında değerlendirmede bulundu.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE) Müdürü Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, depremlerin 2 bin 500 kilometrekarelik bir alan içerisinde hala devam ettiğini, sismik hareketlerde de belirgin bir artışın dikkati çektiğini anlattı.

Enstitüsü olarak bölgeyi 7 gün 24 saat izlediklerini aktaran Özel, "Burası Ege Denizi'nin güneyinde, Helenik Yayı ve Afrika Plakası'nın, Avrasya Plakası'nın altında aktif bir dalma-batma zonu... Buralar 2,5 yıldır aslında hareketli. Akdeniz'de de sürekli kaydediyoruz ama bu depremlerin frekansları çoğalmaya başladı." dedi.

Özel, tarih boyunca bölgede çok sayıda deprem ve büyük patlamalar yaşandığını, bazılarının tsunamiye neden olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Benzer bir etkinlik 2011-2012 yıllarında da kaydedilmiş, volkanik aktivite dönemleri olmuş. Bölgenin sürekli olarak bir jeodinamik hareketlilik içinde olduğunu biz zaten biliyoruz. Son yüzyıldaki aktivitesi bölgedeki sismik hareketlerle doğrudan ilişkili. Ancak bunlar normal faylarla, dışa yatımlı faylarla uyumlu. Biz, 4 tane büyük depremin kaynak mekanizmalarını da çözdük. Tektonik faktörlerin etkili olduğunu söyleyebiliriz, böyle değerlendirebiliriz. Aktivitenin deprem fırtınası şeklinde seyretmesinde bölgenin volkanik özelliklerinin de etkili olduğunu söyleyebiliriz. Ancak aktivitenin doğrudan bir volkan hareketliliği gösterip göstermediğine ilişkin elimizdeki verilerle kesin bir şey söylemek mümkün değil."

Özel, gelecekte bölgede hem sismik hem de volkanik olayların gerçekleşme olasılığının yüksek olduğunu söyledi.

Bundan dolayı çok disiplinli bir izleme sistemiyle burasının sürekli gözlenmesi gerektiğini kaydeden Özel, şöyle konuştu:

"Türkiye'de acil bir durum görülmüyor ama gelişmeleri yakından izliyoruz. Aktivitenin seyrine göre değerlendirmeye devam etmekte fayda olduğunu düşünüyoruz. Bunlar, Marmara Bölgesi'ni etkileyecek faktörler değiller. Türkiye'de güneybatıya etkilerini değerlendirmek de aktivitenin nasıl devam edeceğine bağlı. Şu andaki mevcut aktivite, Girit'in kuzeyi ve Türkiye'nin güneybatısı arasında yer alan bir hat. Böyle bir şeyin bütün Marmara'yla tek bir bağlantısı olamaz." diye konuştu.

"Bölgeyi sürekli izliyoruz, aktivitelere bakıyoruz."

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy ise depremin olduğu lokasyonun önemine işaret ederek, bir haftadan beri bölgede bir kısmı 4 ve üzeri olan 500'den fazla depremin yaşandığını söyledi.

Bölgedeki Santorini Adası'nın volkanik olduğunu dile getiren Ersoy, "Zamanında da insanlık tarihi içerisinde faaliyete geçmiş, yıkımlar yapmış, tsunami de oluşturmuş önemli bir ada. Bunun hemen yanında oluyor." dedi.

Santorini'nin yanındaki Amargos Adası'nda, 1956'da deniz içerisinde yaşanan büyük bir depremin tsunamiye ve 5 metrenin üzerinde dalgalara neden olduğuna işaret eden Ersoy, burada hem volkanik hem tektonik depremlerin hem de tsunaminin oluşabildiğini bildirdi.

Ersoy, bölgede oluşabilecek üçlü tehlikeye dikkati çekerek, "Bu bakımdan bölgeyi sürekli izliyoruz, aktivitelere bakıyoruz. Aynı şekilde Yunanistan Krizi Merkezi de izliyor, bazı uyarılarda bulunuyor. Bizi ilgilendiren tarafı olan Bodrum ile Muğla'nın kıyılarına yakın olması nedeniyle oluşabilecek bir deprem ya da tsunaminin etkileri açısından takipteyiz." diye konuştu.

Ege Denizi'ndeki deprem fırtınasını AFAD'ın da izlediğini vurgulayan Ersoy, yanlış bilgilendirme olmaması açısından zaman zaman gerekli açıklamaların yapıldığını anlattı.

Ersoy, "Bu tam bizim olayımız olmadığı için kriz merkezinin Yunanistan'da, adada kurulmuş olması çok normal." değerlendirmesini yaptı.

Yunanistan'da kurulan merkezin mantıkIı uyarılarda bulunduğunu kaydeden Ersoy, "Bu deprem fırtınasının İstanbul ve Anadolu'nun herhangi bir yeriyle ilgisi yok, tetiklemesi falan da mümkün değil. Öyle bir şeyler söyleniyorsa tamamen yanlış ve spekülatif." bilgisini verdi.

Kaynak: AA

  • #AFAD #Deprem #Ege Denizi

Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber grubumuza katılabilirsiniz. Yeni Konya WhatsApp haber kanalımız için tıklayınız!

Yorum Yap

Önemli Not: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir. Yazılan yorumlardan yenikonya.com.tr hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Bu habere henüz yorum yapılmadı. İlk yorumu siz yapın!
X
Yorum Yazma Sözleşmesi
“Sayfamızın takipçileri suç teşkil edecek, yasal olarak takip gerektirecek,hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, müstehcen, toplumca genel olarak kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir yorumu bu web sitesinin hiçbir sayfasında paylaşamazlar. Bu tür içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk yorumu gönderen takipçiye aittir. yenikonya.com.tr'ye yapılan yorumlar arasından uygun görmediklerini herhangi bir gerekçe belirtmeksizin yayınlamama veya yayından kaldırma hakkına sahiptir. Konhaber başta yukarıda sayılan hususlar olmaz üzere kanun hükümlerine aykırılık gerekçesi ile her türlü adli makam tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kendisinden Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 332.maddesi doğrultusunda istenilen yorum yapan takipçilerine ait ip bilgilerini ve yapmış olduğu yorumları paylaşabileceğini beyan eder ”